Resmi belgede sahtecilik - başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/2083 Esas 2015/3026 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/2083
Karar No: 2015/3026
Karar Tarihi: 14.09.2015

Resmi belgede sahtecilik - başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/2083 Esas 2015/3026 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul 55. Asliye Ceza Mahkemesi sanığın \"resmi belgede sahtecilik\" suçundan mahkumiyetine karar verdi. Ancak, mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanması ve hak yoksunluğunun koşullu salıverilen hükümlünün kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabilmesi gerektiği hususlarında hatalar yapıldığı belirtildi. Bu nedenle hüküm fıkrasında gerekli düzeltmeler yapılıp, karar onandı. Ayrıca, sanığın \"başkasına ait kimliği kullanmak suretiyle iftira\" suçundan verilen hükmün ise sanığın gerçek kimliğini önceden bildikleri halde böyle bir eylemde bulunmadığı ve iftiranın unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle bozulmasına karar verildi. Kanun maddeleri ise şöyle: CMK'nun 232/6, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi ve 58. maddesi, 1412 sayılı CMUK'nun 321. maddesi ve 268. maddesi.
21. Ceza Dairesi         2015/2083 E.  ,  2015/3026 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 11 - 2011/272908
    MAHKEMESİ : İstanbul 55.(Sarıyer 3.) Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 04/03/2011
    NUMARASI : 2010/387 (E) ve 2011/140 (K)
    SUÇ : Resmi belgede sahtecilik, başkalarına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma

    I- Sanığın, "resmi belgede sahtecilik" suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyizinin incelenmesinde;
    Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine,
    Ancak;
    a- Sanık hakkında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanması sırasında uygulanan kanun maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK"nun 232/6. maddesine aykırı davranılması,
    b- 5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan hak yoksunluğunun, aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilen hükümlünün kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından koşullu salıverilmeye kadar uygulanabileceği gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması;
    Yasaya aykırı ise de; yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı Yasanın 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasında mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına ilişkin bölüme "5237 sayılı TCK"nın 58. maddesi uyarınca" ibaresi eklenmek suretiyle ve hüküm fıkrasından TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün çıkartılarak, yerine, “53. maddenin 3. fıkrası uyarınca 1. fıkranın c bendinde yer alan kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine, 1. fıkranın diğer bentlerinde yazılı haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” denilmek suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
    II- Sanığın, "başkasına ait kimliği kullanmak suretiyle iftira" suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyizine gelince;
    Yapılan duruşmaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun şekilde oluşan inanç ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine;
    Ancak;
    İşlediği başka suçlar nedeniyle hakkında yakalama kararı bulunan ve görevli polis memurlarınca tanınan sanığın olay tarihinde yakalndığı, kolluk tarafından yapılan kimlik kontrolünde üzerinde kendi resmi bulunan S..C.. adına düzenlenmiş suça konu sahte sürücü belgesi ibraz ettiği, ancak kolluk görevlilerinin sanığın gerçek kimliğini önceden bildikleri olayda hakkındaki bütün adli işlemlerin gerçek kimlik bilgileriyle yapıldığı, işlediği suç nedeniyle kendisi hakkında soruşturma ve kovuşturma yapılmasını engellemediği, başkasının kimliğini ya da kimlik bilgilerini kullanarak kendisini suçsuz, diğer kişiyi ise işlemediği bir suçun faili olarak göstermediği ve 5237 sayılı TCK"nun 268. maddesinde düzenlenen iftira suçunun unsurlarının oluşmadığı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesi,
    Yasaya aykırı sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 14.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Hemen Ara