213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/14889 Esas 2015/9645 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/14889
Karar No: 2015/9645
Karar Tarihi: 30.12.2015

213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/14889 Esas 2015/9645 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul Anadolu 16. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, suç tarihi itibariyle 213 sayılı Kanun'un 359/a-2. maddesinde öngörülen cezanın alt sınırının 1 yıl olduğu gözetilmeden yazılı biçimde uygulama yapılarak fazla ceza tayini yapılmış ve kasten işlenen bir suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak uygulanması gereken 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesinde yazılı hak yoksunluklarına hükmedilmemiştir. Hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK'nın 231/6-c maddesi ve bendinde işaret olunan zarar kavramının maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği ve zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu belirtilerek, defter ve belge ibraz etmeme suçunda somut bir zarardan söz edilemeyeceği ifade edilmiştir. Bu nedenlerle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 213 sayılı Kanun'un 359/a-2. maddesi
- 5237 sayılı TCK'nın 53/1. maddesi
- 5271 sayılı CMK'nın 231/6-c maddesi ve bendi
19. Ceza Dairesi         2015/14889 E.  ,  2015/9645 K.
"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 11 - 2012/50182
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 16. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 06/10/2011
NUMARASI : 2011/140 (E) ve 2011/657 (K)
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Suç tarihi itibariyle 213 sayılı Kanun"un 359/a-2. maddesinde öngörülen cezanın alt sınırının 1 yıl olduğu gözetilmeden yazılı biçimde uygulama yapılarak fazla ceza tayini,
2-Kasten işlenen bir suçtan dolayı hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak uygulanması gereken 5237 sayılı TCK"nın 53/1. maddesinde yazılı hak yoksunluklarına hükmedilmemesi,
3-Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03.02.2009 gün ve 2008/250-13 sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK’nın 231/6-c madde ve bendinde işaret olunan, zarar kavramının kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu, defter ve belge ibraz etmeme suçunda anılan maddenin aradığı anlamda somut bir zarardan söz edilemeyeceği dikkate alındığında; engel adli sicil kaydı bulunmayan ve cezası ertelenen sanık hakkında katılan kurumun zararının giderilmediğinden bahisle yazılı şekilde hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye kısmen uygun olarak HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 30.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Hemen Ara