Esas No: 2015/22358
Karar No: 2015/9264
Karar Tarihi: 24.12.2015
213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/22358 Esas 2015/9264 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-213 sayılı VUK’nın 359. maddesinin (a) fıkrasındaki cezanın alt sınırının, 08/02/2008 tarih ve 26781 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren 23/01/2008 tarih ve 5728 sayılı Kanun"un 276. maddesi ile "altı ay” dan, "bir yıl” hapis cezasına yükseltilmesi, madde metninde 03/07/2009 tarih ve 27277 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan 16/06/2009 tarih ve 5904 sayılı Kanun"un 23. maddesiyle yapılan değişiklikle de cezanın alt sınırının on sekiz aya yükseltilmiş olması karşısında, suç tarihi itibariyle anılan maddede öngörülen hapis cezasının asgari haddinin "ons ekiz ay" olduğu gözetilmeden yazılı şekilde uygulama yapılarak eksik ceza tayini,
2- Adli sicil kaydındaki 3167 sayılı Kanun"un 16/1. maddesi uyarınca verilen mahkumiyete ilişkin sabıka ilamlarının, 31.01.2012 tarih ve 28193 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak 03.02.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6273 sayılı Çek Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun gereğince idari yaptırıma dönüşmesi ve yine adli sicil kaydında yer alan hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının mahkumiyet hükmü niteliğinde bulunmayıp CMK.nun 231/6-a maddesi uyarınca yasal engel teşkil etmeyeceğinden, duruşma zabıtlarına yansıyan olumlu kişiliği nedeniyle takdiri indirim uygulanarak kısa süreli hapis cezası ertelenen sanık hakkında, kişilik özellikleri ile duruşmadaki tutum ve davranışları irdelenerek yeniden suç işleyip işlemeyeceği hususunda ulaşılacak kanaate göre hükmün açıklanmasının geri bırakılmasının gerekip gerekmediğine karar verilmesi gerekirken, CMK"nın 231/6. maddesindeki objektif ve subjektif koşullar değerlendirilmeksizin, “takdiren” şeklindeki yasal ve yeterli olmayan gerekçeyle, CMK"nın 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
3-Sanığın ... tarihli duruşmadaki lehe hükümlerin uygulanması talebinin, TCK’nın 50. maddesindeki hapis cezasının seçenek yaptırımlara çevrilmesini de kapsadığı gözetilerek, CMK’nın 230/1-d maddesi uyarınca, bu hususta kanuni dayanakları da gösterilerek olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi,
Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce kısmen yerinde görüldüğünden, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 24/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.