Esas No: 2015/10702
Karar No: 2015/9202
Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/10702 Esas 2015/9202 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : KYB - 2015/246341
5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu"na aykırı davranmak suçundan sanık B.. U..’un, anılan Kanun’un 81/9-1-a ve 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 59. maddeleri uyarınca 4.166,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 29/12/2008 tarihli ve 2008/382 esas, 2008/1356 sayılı kararının kesinleşmesini müteakip, sanığın deneme süresinde yeniden suç işlemesi sebebiyle hükmün açıklanarak sanığın 5846 sayılı Kanun"un 81/9-1-a ve 765 sayılı Kanun’un 59. maddeleri gereğince 4.166,00 Türk lirası adli para cezası ile cezalandırılmasına ilişkin anılan Mahkemenin 22/04/2014 tarihli ve 2014/111 esas, 2014/281 sayılı kararı aleyhine Adalet Bakanlığının 29/06/2015 gün ve 42489 sayılı kanun yararına bozma istemini içeren yazısı ekindeki dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 08/07/2015 gün ve KYB.2015-246341 sayılı ihbarnamesi ile daireye verilmekle okundu.
Anılan ihbarnamede;
Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 23/05/2012 tarihli ve 2012/12146 esas, 2012/15476 sayılı ilâmında da belirtildiği üzere, 5271 Sayılı Kanun"un 231. maddesinin 8. fıkrasında, hükmün açıklanmasının geri bırakılması halinde, denetim süresi içinde dava zamanaşımının duracağı ve aynı maddenin 11. fıkrasında, denetim süresi içinde kasten yeni bir suç işlenmesi halinde mahkemece hükmün açıklanacağı düzenlenmiş olup, duran zamanaşımının, denetim süresi içinde işlenen suçtan dolayı verilen hükümlülük kararının kesinleşmesi koşuluyla suçun işlendiği tarihte yeniden işlemeye başlayacağı kabul edilerek yapılan incelemede,
Adı geçen sanık hakkında 23/07/2004 tarihinde işlemiş olduğu anılan suç nedeniyle mahkemesince 28/12/2008 tarihli karar ile hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve sanığın 5 yıl denetim süresine tabi tutulmasına karar verilmiş olup bu kararın itiraz edilmeyerek 09/02/2009 tarihinde kesinleşmesinden sonra 10/12/2010 tarihinde sanık tarafından yeni suç işlendiği ve bu suça ilişkin Bakırköy 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 28/02/2013 tarihli ve 2011/506 esas, 2013/289 sayılı kararı ile kurulan mahkumiyet hükmünün kesinleştiği belirlenerek;
Sanığa atılı suçunun gerektirdiği cezanın miktar ve nev’i itibariyle tabi olduğu 765 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 102/4 ve 104/2. maddelerine göre hesaplanan yedi yıl altı aylık dava zamanaşımı süresinin suç tarihi olan 23/07/2004 tarihi ile hükmün açıklanması karar tarihi olan 22/04/2014 tarihleri arasında dolduğu anlaşılmakla, yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 309.maddesi uyarınca anılan kararın kanun yararına bozulması isteminde bulunulmakla gereği görüşülüp düşünüldü;
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının kanun yararına bozma istemine dayanan ihbarname içeriği yerinde görüldüğünden, İstanbul 3. Fikri ve Sınai Haklar Ceza Mahkemesinin 22/04/2014 tarihli ve 2014/111 esas, 2014/281 sayılı kararının CMK"nın 309/4-d maddesi uyarınca BOZULMASINA, karardaki hukuka aykırılık sanık B.. U.. hakkındaki kamu davasının düşürülmesini gerektirmekle sanık hakkında açılan kamu davasının sanık yararına olduğu anlaşılan 765 sayılı TCK’nın 102 ve 104. maddeleriyle CMK’nın 223/8. maddesi uyarınca DÜŞMESİNE, sanık hakkında verilen cezanın çektirilmemesine, 24/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.