213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/14808 Esas 2015/9175 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/14808
Karar No: 2015/9175
Karar Tarihi: 23.12.2015

213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/14808 Esas 2015/9175 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

İstanbul Anadolu 10. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen davada sanık, defter ve belge ibraz etmeme suçu işlemekle suçlanmıştır. Mahkeme, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar vermiştir. Ancak, yargı kararlarına göre, zarar koşulunun sadece maddi zararlara ilişkin olduğu ve manevi zararları kapsamadığı belirtilmiştir. Bu nedenle, sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağı değerlendirilmeden verilen karar bozulmuştur. Kararın dayandığı kanun maddeleri 213 sayılı Kanun ve 5271 sayılı CMK'nın 231/6-c maddesi ve bendidir.
19. Ceza Dairesi         2015/14808 E.  ,  2015/9175 K.
"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 11 - 2011/371248
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 10. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 30/03/2011
NUMARASI : 2008/1260 (E) ve 2011/200 (K)
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başka nedenler yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03.02.2009 gün ve 2008/250-13 sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK’nın 231/6-c madde ve bendinde işaret olunan, zarar kavramının kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu, defter ve belge ibraz etmeme suçunda anılan maddenin aradığı anlamda somut bir zarardan söz edilemeyeceği dikkate alındığında; engel adli sicil kaydı bulunmayan sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılıp bırakılmayacağının değerlendirilmemesi,
Kanuna aykırı ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnameye aykırı olarak hükmün BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 23.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Hemen Ara