Esas No: 2015/16712
Karar No: 2015/9107
Karar Tarihi: 23.12.2015
213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/16712 Esas 2015/9107 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 11 - 2011/353894
MAHKEMESİ : İstanbul Anadolu 11. Asliye Ceza Mahkemesi
[Üsküdar (Kapatılan) 1. ACM]
TARİHİ : 08/10/2010
NUMARASI : 2007/650 (E) ve 2010/573 (K)
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- 05.12.2006 gün ve 2006/400 sayılı vergi suçu raporu 2006 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçuna ilişkin olup, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 367. maddesi uyarınca dava şartı olan mütalaanın da bu suçdan verildiği, 2005 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan verilmiş bir mütalaa bulunmadığı gözetilmeden, 2005 takvim yılında sahte fatura düzenlemek suçundan mahkumiyet kararları verilmesi,
2- Sahte fatura düzenleme suçunda suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanunu"nun 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanun"un Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından, hiç düzenlenmemiş sayılır"" şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanunu"nun 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, vergi tekniği raporunda düzenlenen faturaların varlığından söz edilmesine rağmen dosya içinde fatura asılları veya onaylı örneklerinin bulunmadığının anlaşılması karşısında; suça konu faturalardan birkaçının asılları veya onaylı suretleri getirtilip incelenerek, Kanun"da öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadığının tespit edilmesi ve sonucuna göre sanıkların hukuki durumlarının belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde kararlar verilmesi,
3- Kabule göre de;
a) 09.11.2007 ve 13.01.2009 tarihli iddianameler ile sanıklar hakkında "" 2005 takvim yılında sahte fatura düzenlemek ve kullanmak, 2006 takvim yılında sahte fatura düzenlemek"" suçlarından dava açıldığı, her takvim yılındaki sahte fatura düzenlemek ve kullanmak eylemlerinin ayrı suçları oluşturduğu gibi, aynı yılda birden fazla fatura düzenlenmesi nedeniyle zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği gözetilmeden, tek suçtan mahkumiyet hükmü kurulması Kanuna aykırı,
b) Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E, 2015/85 K, sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye aykırı olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 23.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.