Esas No: 2015/21374
Karar No: 2015/9097
Karar Tarihi: 23.12.2015
213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/21374 Esas 2015/9097 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1- 213 sayılı Kanun"un 367. maddesine göre dava şartı olan mütalaaya ilişkin ayrıntılar ... 02.05.2012 tarihli üst yazısında belirtilmiş ise de Rapor Değerlendirme Komisyonu tarafından düzenlenen mütalaanın dosyada bulunmadığı anlaşılmakla, anılan mütalaanın aslı yada onaylı suretinin ilgili Vergi Dairesi"nden istenmesi, aksi halde CMK"nın 223/8. maddesine göre yargılamanın durmasına karar verilerek, 213 sayılı Kanun"un 23.07.2010 gün ve 6009 sayılı Kanun ile değişik 367. maddesi uyarınca Rapor Değerlendirme Komisyonu"ndan usulüne uygun şekilde mütalaa alınmasının ardından yargılamaya devam edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
2- Sanığın mükellef şirketin temsile yetkili iki ortağından birisi olduğu ve şirketin idaresine fiilen katılmadığı şeklindeki dosya kapsamı ve diğer sanık beyanları ile tutarlı olduğu anlaşılan savunması ve şirketin diğer yetkilisinin defter ve belgelerin kendisinde olduğunu beyan etmesi karşısında, suç ve cezanın şahsiliği ilkesi gereği, şekli sorumlu olan yasal temsilciler değil suçun ayrıntılarını bilen ve oluşumunda rolü olan temsilcilerin cezalandırılması bakımından, şirket ortağı ve yetkilisi olan sanığın olay tarihinde şirkette fiilen temsil görevini yürütüp yürütmediği, defter ve belgeleri muhafaza ve ibraz yükümlülüğünün kendisine ait olup olmadığının tespitiyle sonucuna göre hukuki durumunun değerlendirilmesi yerine yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
3-Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 03.02.2009 gün ve ... sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK"nın 231/6-c madde ve bendinde işaret olunan zarar kavramının kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, manevi zararların bu kapsama dahil edilmemesi gerektiği, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu, defter ve belge ibraz etmemek suçunda somut bir zarardan söz edilemeyeceği dikkate alındığında, engel sabıkası bulunmayan, olumlu kanaat nedeniyle hakkında takdiri indirim nedeni uygulanan ve cezası ertelenen sanık hakkında CMK"nın 231. maddesinin zarar giderilmediği gerekçesiyle uygulanmaması,
4-CMK"nın 63. maddesi uyarınca; sadece çözümü uzmanlığı, özel veya teknik bilgiyi gerektiren hâllerde bilirkişinin oy ve görüşünün alınmasına karar verilebileceği, hâkimlik mesleğinin gerektirdiği genel ve hukukî bilgi ile çözülmesi olanaklı konularda bilirkişi dinlenemeyeceği, ""defter ve belgeleri gizlemek"" suçu nedeniyle bilirkişiden sorulan hususların hâkim tarafından takdir ve değerlendirilmesi gerektiği gözetilmeden kovuşturma aşamasında bilirkişi incelemesi yaptırılarak yargılama konusu meselenin hâlli için gerekli olmayan bilirkişi incelemesi nedeniyle yapılan yargılama giderinin hazine uhdesinde bırakılması yerine sanıktan tahsiline karar verilmesi,
5-Suç tarihinin 15/12/2011 olduğu gözetilmeyerek karar başlığında 06/04/2012 tarihinin yazılması,
6-Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve ... sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve ... E. , ... K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş ve sanık müdafiinin temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden, hükmün BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 23.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.