213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/15156 Esas 2015/8675 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/15156
Karar No: 2015/8675
Karar Tarihi: 16.12.2015

213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/15156 Esas 2015/8675 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Gölbaşı(Ankara) 1. Asliye Ceza Mahkemesi, 2002-2003-2004 yıllarına ait defter ve belgelerin saklanması ve tekrar istenildiğinde ibraz edilmesi zorunlu olduğu halde, yasal süresinde mükellef sanığın ibraz etmemesi nedeniyle 213 Sayılı Kanunun 253. maddesine aykırılık suçu işlediğine karar vermiştir. Ancak Yerel Mahkeme, sanığın iddialarını kabul ederek hatalı gerekçelerle beraat kararı vermiştir. Bu nedenle, 19. Ceza Dairesi Yargıtay'ın kararı bozup, dosyanın esas/mahkeme kararı aşamasına gönderilmesine karar vermiştir.
Kanun maddeleri:
- 213 Sayılı Vergi Usul Kanunu,
- 253. maddesi (Defter ve belgelerin saklanması, tekrar istenildiğinde ibraz edilmesi zorunluluğu)
- 13. maddesi (Mücbir sebep veya kastı kaldıran nedenlerin varlığı durumunda saklama ve ibraz etme zorunluluğunu ortadan kaldırmaz).
19. Ceza Dairesi         2015/15156 E.  ,  2015/8675 K.
"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 11 - 2012/1257
MAHKEMESİ : Gölbaşı(Ankara) 1. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 10/10/2011
NUMARASI : 2008/108 (E) ve 2011/354 (K)
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Defter ve belge gizleme suçu şekli suç olup, varlığı noter tasdik kayıtları veya sair suretlerle sabit ve saklama mecburiyeti bulunan defter ve belgelerin vergi incelemesine yetkili olan kimselere ibraz edilmemesi ile oluşacağı, 213 sayılı Kanun"un 253. maddesi uyarınca defter ve belgelerin ait olduğu yılı takip eden takvim yılından başlamak üzere 5 yıl saklama ve tekrar istendiğinde ibraz edilme zorunluluğunun bulunduğu, bunları saklama sorumluluğunun ise mükellef sanığa ait olduğu, somut olayda ise; 2002-2003-2004 takvim yılına ait varlığı matbaa basım formları ile sabit olan defter ve belgelerin 06.08.2007 tarihinde işyerinde yapılan tebligat ile teslimin istenildiği halde, geçerli bir mazeret ileri sürmeksizin 2002 yılına ait defter ve belgeleri yasal süresinde ibraz etmediğinin anlaşılması karşısında; “ilgili yıla ait defter ve belgelerin daha önce aynı denetmenlikçe istenilmesi üzerine teslim ettiğini, yapılan inceleme sonucu herhangi bir usulsüzlük bulunmayıp vekalet verdiği muhasebecisine iade olunduğunu fakat sözkonusu defter ve belgelerin muhasebecide kaybolduğu” şeklinde savunmanın, 213 sayılı VUK’nın 13. maddesinde belirtilen mücbir sebeplere veya kastı kaldıran diğer nedenlerden birine dayanmaması nedeniyle saklama ve ibraz etme zorunluluğunu ortadan kaldırmayacağı cihetle; tebligatın geçerli olduğu da gözetilerek atılı suçun unsurları itibariyle oluştuğu gözetilmeden mahkûmiyeti yerine yazılı şekilde hatalı gerekçe ile beraatine karar verilmesi,
Kanuna aykırı ve katılan vekilinin temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden tebliğnameye uygun olarak, HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 16.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Hemen Ara