Ankara Ceza Avukatı Web Sitesi - Mala zarar verme - Konut dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/2838 Esas 2016/8087 Karar Sayılı İlamı

Mala zarar verme - Konut dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/2838 Esas 2016/8087 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2838
Karar No: 2016/8087
Karar Tarihi: 27.10.2016

Mala zarar verme - Konut dokunulmazlığını ihlal - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/2838 Esas 2016/8087 Karar Sayılı İlamı

Özet:
Sanık, mala zarar verme ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından mahkum edilmiştir. Ancak, suç tarihi ile hüküm tarihi arasında zamanaşımı süresinin dolması nedeniyle hüküm BOZULMUŞ ve sanık hakkında açılan kamu davası zaman aşımı sebebiyle DÜŞMÜŞTÜR. Sanık lehine olan cezaların türü ve üst sınırına göre hüküm kurulması gerekirken, zamanaşımı süresi gözetilmeden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle, hükmün BOZULMASI ve davaların zamanaşımı süresi nedeniyle DÜŞMESİNE karar verilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 765 sayılı TCK'nın 516/ilk ve 193/1 maddeleri (mala zarar verme ve konut dokunulmazlığını ihlal suçları)
- 765 sayılı TCK'nın 102/4 ve 104/2. maddeleri (zamanaşımı süresi)
- 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi (hukuka uygunluk denetimi)
- 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi (hükümlerin BOZULMASI)
- 5271 sayılı CMK'nun 223/8. maddesi (davanın zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİ)

15. Ceza Dairesi 2016/2838 E. , 2016/8087 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Mala zarar verme, Konut dokunulmazlığını ihlal
HÜKÜM : Mahkumiyet

Mala zarar verme ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suç tarihi itibariyle sanığın üzerine atılı mala zarar verme ve konut dokunulmazlığını ihlal suçlarının lehe olan 765 sayılı TCK"nın 516/ilk ve 193/1 maddelerinde öngörülen cezaların türü ve üst sınırına göre, suç tarihinden hüküm tarihine kadar kadar aynı kanunun 102/4 ve 104/2.maddelerinde öngörülen yedi yıl altı aylık zamanaşımının dolduğu gözetilmeden yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olduğundan 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK’ un 321. maddesi uyarınca hükmün BOZULMASINA; ancak bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden aynı kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak 5271 sayılı CMK’ un 223/8. maddesi gereğince sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle DÜŞMESİNE, 27.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.