Mühür bozma - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/10036 Esas 2015/2720 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/10036
Karar No: 2015/2720
Karar Tarihi: 07.09.2015

Mühür bozma - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/10036 Esas 2015/2720 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Yunak Asliye Ceza Mahkemesi tarafından verilen bir kararda, özelleştirilen bir şirketin mühür bozma suçu işlediği iddiasıyla yargılandığı belirtiliyor. Ancak mahkeme, bu suçun oluşması için mühürleme yetkisinin kanuni dayanağının olması gerektiğini ve özel şirketlere mühürleme yetkisi verilmediğini belirterek, sanığın suçsuz olduğuna karar veriyor. Ayrıca, hükmün açıklanmasının geri bırakılması talebinin de kabul edilemeyeceği belirtiliyor. Kararda, Elektrik Piyasası Kanunu, TCK’nun 203. maddesi ve 5271 sayılı CMK’un 231/6-c maddesi ile zarar kavramı hakkında da açıklamalar yer almaktadır.
21. Ceza Dairesi         2015/10036 E.  ,  2015/2720 K.

    "İçtihat Metni"

    Tebliğname No : 8 - 2014/206988
    MAHKEMESİ : Yunak Asliye Ceza Mahkemesi
    TARİHİ : 16/12/2010
    NUMARASI : 2010/122 (E) ve 2010/491 (K)
    SUÇ : Mühür bozma

    1- Suça konu mühürleme tutanağını düzenleyen M.. D.. A.Ş."nin, mühürleme tarihinden önce 30.10.2009 tarihinde özelleştirildiğinin anlaşılması karşısında, mühür bozma suçunun fiil öğesi bağlamında hukuka aykırılık unsurunun oluşması için, mühürleme yetkisinin kanuni dayanağının bulunmasının zorunlu olduğu, ne özelleştirme uygulamaları hakkındaki 4046 sayılı Kanun’da, ne 20.02.2001 tarih ve 4628 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu ile 14.03.2013 tarih ve 6446 sayılı Elektrik Piyasası Kanunu’nda, ne de başka bir özel Yasada özelleştirme sonrasında özel şirketlere mühürleme yetkisi verildiğine ve buna aykırı davrananlar hakkında TCK’nun 203. maddesi hükümlerinin uygulanacağına ilişkin bir hükme yer verilmediği, buna göre özel hukuk tüzel kişisi olarak kamusal yetki kullanma hakkı olmadığından, Anayasa ve Kanuna dayalı kamusal yetkiyi kullanan bir makam tarafından konulmuş mühürleme işleminin bulunmaması nedeniyle, sanığa yüklenen "mühür bozma" suçunun unsurları oluşmadığı gözetilmeden, beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
    2- Kabule göre de: Ayrıntıları Yargıtay Ceza Genel Kurulu"nun 03.02.2009 gün ve 2008/250-13 sayılı kararında açıklandığı üzere, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin 5271 sayılı CMK"nun 231/6-c madde ve bendinde işaret olunan zarar kavramının; kanaat verici basit bir araştırma ile belirlenebilir, ölçülebilir maddi zararlara ilişkin olduğu, zarar koşulunun ancak zarar suçlarında dikkate alınması gereken bir unsur olduğu, mühür bozma suçlarında somut bir zarardan söz edilemeyeceği dikkate alındığında; suç tarihi itibariyle adli sicil kaydı bulunmayan sanık hakkında yasanın aradığı objektif ve sübjektif şartlar karar yerinde tartışılmadan yazılı şekilde "katılan kurumun zararı giderilmediğinden" bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesi,
    Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 07.09.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Hemen Ara