Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/7132 Esas 2011/9110 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/7132
Karar No: 2011/9110

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/7132 Esas 2011/9110 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2011/7132 E.  ,  2011/9110 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : KARAİSALI ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 31/03/2011
    NUMARASI : 2010/254-2011/110

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, babalarından kalan 71 sayılı parselin kardeşleri ile aralarında yaptıkları taksimde kendisine isabet ettiğini, ancak ölen kardeşi A."nin kızı ve damadı olan davalıların taşınmaza müdahale ettiklerini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi isteğinde bulunmuştur.
    Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davacının babasından kalan taşınmazların çocukları arasında taksim edildiği ve çekişmeli taşınmazın davacının kullanımına bırakıldığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalılar tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi   raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü. 
    Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar  verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden; babalarından kalan başkaca taşınmazlarla birlikte çekişme konusu 71 sayılı parselde davacı ile davalılardan S."nın paydaş oldukları ve dava dışı birçok paydaşın daha bulunduğu; paydaşlar arasında hukuken geçerli bir fiili ya da harici taksimden söz edilebilmesi için her bir taşınmazın ayrı ayrı tüm paydaşlar arasında paylaşılması gerektiği, parsel bazında kullanım durumlarının belirlenmesinin T.M.K."nun 688. ve devamı maddelerinde öngörülen paylı mülkiyet hükümlerine uygun düşmeyeceği ilkeleri gözönünde tutulduğunda, çekişmeli parsel bakımından tüm paydaşları bağlayıcı bir taksimden söz edilemeyeceği; ayrıca, taşınmazın tamamının davalı S.ve diğer davalı eşi M.tarafından kullanıldığı anlaşılmaktadır.
    Açıklanan ilke ve olgular karşısında, uyuşmazlığın paylı mülkiyet ilkeleri çerçevesinde çözümleneceği ve davacının davalı paydaştan ancak taşınmazdaki payı oranında hak talep edebileceği açıktır.
    Hal böyle olunca, diğer davalı M."in kullanımının İcra İflas Yasasının 276/son maddesine dayandığı gözetilerek davacının payı oranında elatmanın önlenmesine karar verilmesi gerekirken, taşınmazın tamamından el çektirecek şekilde hüküm kurulması doğru değildir.
    Davalıların, temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,  21.09.2011  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Hemen Ara