1072 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/7225 Esas 2015/8136 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
19. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7225
Karar No: 2015/8136
Karar Tarihi: 07.12.2015

1072 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/7225 Esas 2015/8136 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Ankara 10. Asliye Ceza Mahkemesi'nde görülen bir davada, sanıkların 1072 sayılı Kanuna aykırılık ve 5237 sayılı TCK'nın 228/1. maddesindeki \"Kumar oynanması için yer ve imkân sağlama\" suçlarından ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiği ancak sadece bir suçtan hüküm kurulduğu gerekçesiyle dosya temyiz edildi. Mahkeme kararı incelendiğinde, eksik kovuşturma nedeniyle sanıkların hukuki durumunun yeterince değerlendirilmediği ve 1072 sayılı Kanuna aykırılık suçunun adli para cezası içerdiğinin göz önünde bulundurulmadığı tespit edildi. Ayrıca, 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi uyarınca hükmedilen hak yoksunluklarına ilişkin Anayasa Mahkemesi kararı da dikkate alınarak yeniden değerlendirme yapılması istendi ve 1072 sayılı Kanun'un 2. maddesi yerine 1. maddesi uyarınca hüküm kurulması gerektiği belirtildi. Kararda geçen kanun maddeleri 1072 sayılı Kanun ve 5237 sayılı TCK'nın 228/1. ve 53. maddeleridir.
19. Ceza Dairesi         2015/7225 E.  ,  2015/8136 K.
"İçtihat Metni"

Tebliğname No : 7 - 2012/289456
MAHKEMESİ : Ankara 10. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 25/09/2012
NUMARASI : 2012/556 (E) ve 2012/619 (K)
SUÇ : 1072 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Birbirinden bağımsız olan 1072 sayılı Kanuna aykırılık ve 5237 sayılı TCK"nın 228/1. maddesinde düzenlenen “Kumar oynanması için yer ve imkân sağlama” suçlarından ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde, yalnızca bir suçtan hüküm kurulması, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
1-Görevsiz mahkemece sorgusu yapılan sanık R.. M..’nun, kendisini müdafii ile temsil ettirdiğinden bahisle huzurda dinlenmesinden vazgeçilip, CMK’nın 7. maddesi gözetilmeden savunma hakkı kısıtlanarak ve bu sorgunun sonucuna göre her iki sanığın hukuki durumunun değerlendirilmesi gerekirken eksik kovuşturma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
2- Kabule göre;
a- 1072 sayılı Kanuna aykırılık suçunun, hapis cezası yanında adli para cezası da içerdiğinin gözetilmemesi,
b- Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesinin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E., 2015/85 K. sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
c-1072 sayılı Kanun"un 2. maddesi yerine 1. maddesi uyarınca hüküm kurulması,
Kanuna aykırı ve sanık R.. M.. müdafiinin ve sanık T.. Y..’nün temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, tebliğnamedeki düşünceye uygun olarak HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, CMUK’nın 326/son maddesi uyarınca ceza yönünden kazanılmış hakkın korunmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 07/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Hemen Ara