Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/5871 Esas 2011/8357 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/5871
Karar No: 2011/8357

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/5871 Esas 2011/8357 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2011/5871 E.  ,  2011/8357 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : MARMARİS 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 21/09/2010
    NUMARASI : 2010/269-2010/397

    Taraflar arasında görülen davada;   
    Davacı, kayden davalılara ait 97 parsel sayılı taşınmazın kıyıda kaldığını özel mülkiyete konu olamayacağını ileri sürerek, tapu iptali, terkin ve yıkım isteğinde bulunmuştur.
    Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
    Davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar dairece “5841 Sayılı Yasa ile yapılan yasal düzenlemeler gözetilerek davanın hak düşürücü süreden dolayı reddine karar verilmesi” gerekçesiyle bozulmuş, mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, taraf vekillerince süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi  raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
    Dava, çekişmeli taşınmazın kıyı-kenar çizgisine göre kıyıda kaldığı iddiasına dayalı tapu iptali, terkin ve yıkım isteklerine ilişkin olup mahkemece, davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak kurulan hükmün, tarafların temyizi üzerine Dairece, 25.3.2010 tarih 2010/1524 Es. 2730 Kr. Sayılı ilam ile 14.03.2009 tarihinde yürürlüğe giren 5841 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca hak düşürücü süreden dolayı reddine karar verilmek üzere bozulduğu,  mahkemece hükmüne uyulan bozma ilamı doğrultusunda, davanın hak düşürücü süreden reddine karar verilmiş olduğu görülmüştür.
    Gerçekten de işin esası bakımından 5841 Sayılı Yasanın yürürlüğü döneminde davanın hak düşürücü süreden reddedilmiş olması doğrudur. Ancak anılan yasa Anayasa Mahkemesinin 12.05.2011 tarih 2009/31 E. 2011/77 K. sayılı kararı ile iptal edilmiş ve henüz Resmi Gazetede yayınlanmadığı için bu defa aynı tarih aynı esas ve 2011/27 sayılı karar ile iptal hükmünün de eldeki davalara uygulanmak üzere yürütmenin durdurulmasına karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Öyle ise, kesin hüküm halini almamış ve usulü kazanılmış hakkın istisnasını teşkil eden bu durum karşısında 5841 Sayılı Yasa hükümleri uyarınca davanın reddine ilişkin olarak kurulan hükmün, verildiği tarih itibarıyla doğru olduğu düşünülse de, Anayasa Mahkemesinin anılan kararı nedeniyle kural olarak işin esasının 28.11.1997 tarih 5/3 sayılı İçtihadı birleştirme Kararına göre belirlenen veya belirlenecek olan kıyı kenar çizgisine göre çözüme kavuşturulacağı açıktır.
    Tarafların temyiz itirazları belirtilen sebeplerle yerindedir. Kabulü ile hükmün HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,   15.07.2011  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

    Hemen Ara