Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/4215 Esas 2011/8341 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/4215
Karar No: 2011/8341

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/4215 Esas 2011/8341 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2011/4215 E.  ,  2011/8341 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : AYAŞ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 05/11/2010
    NUMARASI : 2008/90-2010/185

    Taraflar arasında görülen davada;       
     Davacılar, 92 ada 3 parsel sayılı taşınmazın Hazine adına kayıtlı iken imar ihya ve eklemeli zilyetlik nedeniyle adlarına tesciline karar verilip kesinleştiğini, arazinin kendilerine ait olmadığını bildikleri halde Mal Müdürlüğünce taşınmazın ihaleye çıkarılarak bu durumu bilen kötüniyetli B’a satıldığını, onunda daha önceden anlaştığı çok yakın arkadaşı olan İ.’e  araziyi sattığını bitişik taşınmazın maliki olan İ.’in taşınmazın hukuki durumunu bildiğini ve yine muvazaalı bir şekilde eşi Ş.’ye devrettiğini, ihale kararının iptali için İdari Yargıya dava açtıklarını ileri sürüp, tapu kayıtlarının iptali ile adlarına tescilini istemişlerdir.
    Davalı, ihalenin kesinleştiğini, açık artırma sonucu ihaleden satın alan kişinin kötüniyetinden sözedilemeyeceğini, kesin hüküm bulunduğunu bildirip davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davalının kötüniyetli olmadığının anlaşıldığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.                          
    Karar, davacılar vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 14.07.2011 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz edenler vekili Avukat gelmedi, temyiz edilen vekili Avukat M.A. geldi, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, yolsuz tescil hukuksal nedenine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davalının ediniminde iyiniyetli 3.kişi konumunda olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriği ve toplanan delillerden, davacılar ve bir kısım davacıların  miras bırakanları tarafından Hazine aleyhine imar ve ihya olgusuna dayalı açtıkları Ayaş Asliye Hukuk Mahkemesinin 1992/ 62 Esas 1992/264 Karar sayılı tapu iptal tescil davasında 92 ada  3 parsele ilişkin tapu kaydının iptali ile davacılar ve bir kısım davacıların murisleri adına pay oranında tescile karar verildiği, iptal tescil kararının derecattan  geçerek 17.2.1995 tarihinde  kesinleştiği, fakat taşınmazın daha sonra Hazine tarafından 2886 Sayılı Devlet İhale Kanununun 45.maddesi uyarınca açık telif usulü ile satışa çıkarılarak 16.6.2003 tarihinde dava dışı B. K. ‘ya satıldığı B. K.’nın 24.2.2006 tarihinde İ.B.’a sattığı onun da 4.6.2007 tarihinde karısı davalıya satış suretiyle temlik ettiği anlaşılmaktadır.
    Hemen belirtilmelidir ki, davacılar tarafından Hazine aleyhine açılan tapu iptal ve tescil kararı kesinleştiğine göre bu hüküm sicile yansımasa dahi TMK.’nun 705.maddesi uyarınca taşınmaz mülkiyetinin davacılara geçtiği tartışmasızdır.
    Öte yandan, çekişme konusu taşınmazın ihalesine B.K.’nın yanında davalı Ş.’nin kocası İ. ile davacılarından M.’nın da iştirak ettiği İ.’in çekişmeli taşınmaza komşu taşınmazlardan birinin de maliki olduğu hakkında uzun süre dava bulunan taşınmazın durumunu küçük bir muhit olan ilçede herkesin duyma ve bilme olanağının bulunduğu ayrıca, ihaleye iştirak eden davacı M.’nın ihale sırasında “taşınmaz hakkında mahkeme kararı bulunduğunu” ileri sürerek çıkardığı olaylar nedeniyle ihale komisyonunca tutulan tutanağa göre “gürültü çıkararak odayı terk ettiği” ve buna dair zabıtların tutulduğu  dolayısıyla İ.’in durumu bilen veya bilmesi gereken konumunda bulunduğu, davalı Ş.in de İ.’in eşi olduğuna göre TMK.’nun 1024.maddesi hükmü aracılığıyla  1023.maddenin koruyuculuğundan yararlanmasına olanak bulunmadığı kuşkusuzdur.
    Hal böyle olunca, bütün bu belirlemeler karşısında davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek yazılı olduğu üzere davanın reddedilmiş olması doğru değildir.
    Davacıların temyiz itirazları yerindedir.Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.07.2011  tarihinde oybirliğiyle karar verildi. 


     

    Hemen Ara