Esas No: 2015/14711
Karar No: 2015/8056
Karar Tarihi: 03.12.2015
213 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2015/14711 Esas 2015/8056 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Tebliğname No : 11 - 2011/350121
MAHKEMESİ : Kütahya 2. Asliye Ceza Mahkemesi
TARİHİ : 02/06/2011
NUMARASI : 2011/204 (E) ve 2011/401 (K)
SUÇ : 213 Sayılı Kanuna Aykırılık
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Katılan vekilinin sanıklar hakkında verilen beraat hükümlerine, sanık E.. B.."ın hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik temyizleri ve yapılan incelmede;
1-Mütalaa dava şartı olup, verildiği 26.01.2011 tarihi itibariyle Defterdar"ın mütalaa vermeye yetkili olmadığı gözetilip, CMK"nın 223/8. maddesine göre yargılamanın durmasına karar verilerek, 213 sayılı Kanun"un 23.07.2010 gün ve 6009 sayılı Kanun ile değişik 367. maddesi uyarınca Rapor Değerlendirme Komisyonundan usulüne uygun şekilde mütalaa alınması gerektiği gözetilmeden, yargılamaya devamla yazılı şekilde karar verilmesi,
2- Kabule göre de;
a) H... Ç... S.... Taş. Pet. Or. Ür. San. Tic. Ltd. Şti. yetkilisi olan sanığın 2008 takvim yıllarında K.... M.... Ç.... Konst. Müh. İnş. San Tic. Ltd. Şti. Ve Ö... Ç... İ.... H.... N.... San. Tic. Ltd. Şti. tarafından düzenlenen sahte faturaları kullandığının iddia edildiği olayda, faturaları düzenleyen firmalar hakkında düzenlenen vergi tekniği raporları aslı veya onaylı suretleri dosya içinde bulunmadığı gibi sahte fatura kullanma suçunda suçun maddi konusunun fatura olması, 213 sayılı Vergi Usul Kanunun"un 227. maddesinin 3. fıkrasındaki ""Bu Kanuna göre kullanılan veya bu Kanun"un Maliye ve Gümrük Bakanlığına verdiği yetkiye dayanılarak kullanma mecburiyeti getirilen belgelerin, öngörülen zorunlu bilgileri taşımaması halinde bu belgeler vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılır"" şeklindeki düzenlemeye göre de faturaların Vergi Usul Kanunun"un 230. maddesinde öngörülen zorunlu bilgileri içermesinin gerekmesi, vergi inceleme ve tekniği raporlarında faturaların varlığından söz edilmesine rağmen dosya içine konulmadığının anlaşılması karşısında; suça konu faturaların onaylı suretleri getirtilip incelenerek, kanunda öngörülen şekil şartlarını taşıyıp taşımadıklarının tespit edilmesi, faturaları düzenleyenler hakkındaki vergi tekniği raporları aslı veya onaylı suretleri getirtilip yetkilileri hakkında sahte fatura düzenlemek suçundan dava açılıp açılmadığı, açılmışsa akıbetleri araştırılıp bu dava ile birleştirilememesi halinde, dava dosyaları celp edilip incelenerek özetlerinin duruşma tutanağına geçirilmesi, bu davayı ilgilendiren ve sahteliği belirleyen delillerin onaylı örneklerinin dava dosyasına intikal ettirilmesi, faturaların gerçek alım satım karşılığı olup olmadığının tesbiti bakımından, mal ve para akışını gösteren sevk ve taşıma irsaliyeleri, teslim tesellüm belgeleri, faturaları düzenleyen mükelleflerin yeterli üretimi, mal girişi ya da stoğu olup olmadığı dikkate alınarak, faturaları düzenleyenler ile sanığın ticari defter ve belgeleri üzerinde karşılaştırmalı bilirkişi incelemesi yaptırılması ve sonucuna göre sanığın hukuki durumunun belirlenmesi gerektiği gözetilmeden, eksik inceleme ile yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
b) Eskişehir Vergi Dairesi Başkanlığı"nın 10.12.2010 tarihli Vergi Suçu ve Vergi İnceleme Raporlarında, sanığın 2008 takvim yılında 18 adet sahte fatura kullandığının belirtildiği, 22.03.2011 tarihli iddianamede aynı hususlardan bahsedilip sanık hakkında sahte belge kullanmak suçundan kamu davası açıldığı ve yargılama sonucunda 2008 takvim yılında sahte fatura kullandığının kabul edilmesi karşısında, sanığın sübutu kabul edilen eyleminin, 213 sayılı Kanun"un 359/b-1 ve TCK"nın 43/1. maddelerine uyan zincirleme şekilde sahte belge kullanmak suçunu oluşturduğu gözetilmeden, uygulama yeri bulunmayan muhteviyatı itibariyle yanıltıcı belge kullanmak suçundan aynı Kanun"un 359/a-2 maddesi gereğince cezalandırılmasına karar verilmesi,
Kanuna aykırı,
c) Kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olarak sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 53. maddesi uyarınca hak yoksunluklarına hükmedilmiş ise de, 24/11/2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan Anayasa Mahkemesi"nin 08/10/2015 tarih ve 2014/140 E, 2015/85 K, sayılı kararı ile anılan maddenin bazı hükümlerinin iptal edilmiş olması nedeniyle yeniden değerlendirme yapılması zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, katılan vekili ve sanık E.. B.."ın temyiz nedenleri ile tebliğnamdeki bozma düşüncesi kısmen yerinde görüldüğünden hükümlerin 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, sanık E.. B.."ın ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkının saklı tutulmasına, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 03.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.