Esas No: 2011/3740
Karar No: 2011/8132
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/3740 Esas 2011/8132 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : DİYARBAKIR 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 23/12/2010
NUMARASI : 2008/682-2010/1138
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, kayden paydaşı oldukları 86, 87, 88, 89, 90, 91, 92 ve 93 parsel sayılı taşınmazlardan yararlanmalarına davalıların engel olduklarını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunmuşlardır.
Davalılar, dava konusu taşınmazların paylı mülkiyet üzere olduğunu, paydaşların yerlerinin belli olmadığını, davacıların paylarını satın almalarına karşın tapuda devir yapılmadığını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır.
Davanın kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar, Dairece;”... dosya içeriğinden toplanan delillerden, dava konusu taşınmazlarda tüm paydaşların katılımı ile her bir taşınmaz için fiili kullanım biçiminin oluşmadığı anlaşılmaktadır, ancak davacıların her bir taşınmazda ayrı ayrı kullanabilecekleri bir yer bulunup bulunmadığı araştırılmamıştır, bu konuda hükme yeterli bir araştırma yapılarak, intifadan men koşulu oluştuğu takdirde paya vaki elatmanın önlenmesine ve kazanılmış hakta gözönüne alınarak ecrimisile hükmedilmesi gerekirken eksik inceleme ile yetinilerek yazılı olduğu üzere karar verilmesinin doğru olmadığı gerekçesiyle” bozulmuş, mahkemece bozmaya uyularak elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalılar tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 12.07.2011 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz edenler vekili Avukat gelmedi, temyiz edilenler vekili Avukat O.Ç. geldi, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, paydaşlar arasında çaplı taşınmazlardaki paya vaki elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmüne uyulan bozma ilamı uyarınca, yapılan araştırma sonucu dava konusu taşınmazlardaki davacıların payına elatıldığı saptanmak suretiyle elatmanın önlenmesi isteğinin kabul edilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.
Davalıların, bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.
Ne varki, davalılar, çekişmeli taşınmazdaki davacılar paylarını haricen satın aldıklarını savunmuşlar, bozma sonrası yapılan keşifle mahalli bilirkişilerde davalılar savunmasını teyit eder şekilde beyanda bulunmuşlardır. Davacıların, dava tarihine kadar anılar yerleri davalıların tasarruf etmelerine karşı koymadıkları gözetildiğinde davalıların eylemine davacıların muvafakat gösterdikleri, dava açmakla da muvafakatın geri alındığının kabulünde zorunluluk vardır.
Bu durumda, hak sahibinin kötü niyetli zilyetten isteyebileceği işgal tazminatından (ecrimisilden) davalıların sorumlu tutulmasına olanak yoktur.
Hal böyle olunca, ecrimisil isteğinin reddedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile ecrimisile de hükmedilmiş olması doğru değildir.
Davalıların, bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 12.7.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.