Esas No: 2011/3342
Karar No: 2011/8061
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/3342 Esas 2011/8061 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : SARIYER 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 30/11/2010
NUMARASI : 2009/312-2010/397
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, kayden malik olduğu 493 parsel sayılı taşınmaza davalılara ait binanın taşkın olduğunu ileri sürerek, elatamanın önlenmesi,yıkım ve ecrimisil isteminde bulunmuştur.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalıların murisi lehine tapu kaydında muhdesat şerhi bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 08.07.2011 Cuma günü saat 09.35"de daireye gelmeleri için taraf vekillerine tebligat yapıldığı halde gelmedikleri anlaşıldı, incelemenin dosya üzerinde yapılmasına, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Dava, elatmanın önlenmesi ,yıkım ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, taşınmazın sicil kaydında bulunan muhtesat şerhi nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; çekişme konusu 493 parsel sayılı taşınmazı davacı H.M.adına kayıtlı olup, taşınmaz üzerindeki kargir evin M. M.K. tarafından yapıldığına dair şerhin bulunduğu anlaşılmaktadır.
Hemen belirtilmelidir ki, 4721 Sayılı TMK"nun 683. maddesi hükmü gereğince, bir şeye malik olan kimse kanunların öngördüğü istisnalar dışında o şeyden dilediği gibi yararlanma, kullanma ve tasarruf etme hakkına haiz olup, bir başkasının o şeye haksız olarak el atma durumunda mülkiyet hakkına dayalı olarak tecavüzü def edebileceği tartışmasızdır.
Somut olayda, davacının malik olduğu taşınmazın sicil kaydında bulunan ve taşınmaz üzerindeki muhdesatın davalıların miras bırakanına ait olduğuna dair yer alan şerhin, 3402 Sayılı Yasanın 19. maddesi hükmü gereğince sahibine TMK"nun 724. maddesinden kaynaklanan kişisel hak niteliğindeki temliken tescil isteme hakkının dışında başkaca bir hak bahşetmeyeceği açıktır.
Diğer taraftan söz konusu muhtesat şerhi davacının mülkiyet hakkı karşısında o şeyi kullanan bakımından kullanımının haklı ve geçerli bir nedeni olarak da kabul edilemez. Bir başka ifade ile kullanan kişiyi haksız işgalci (fuzuli Şagil) konumundan kurtarmaz.
Hal böyle olunca, işin esasına girilerek iddia ve savunma doğrultusunda taraf delillerinin toplanarak neticeye gidilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir. Davacının, temyiz itirazları yerindedir.Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 08.07.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.