15. Ceza Dairesi 2016/3289 E. , 2016/7708 K.
"İçtihat Metni"
Mala zarar verme suçundan suça sürüklenen çocuk ..."ün, 5237 sayılı Kanun’un 151/1, 31/2, 62/1 ve 52/2. maddeleri gereğince 1.000,00 Türk Lirası adlî para cezaları ile cezalandırılmasına dair ...Çocuk Mahkemesinin 07/06/2012 tarihli ve 2011/405 esas, 2012/529 sayılı karar aleyhine ... Bakanlığınca verilen 20.06.2016 gün ve 94660652-105-42-7425-2015-Kyb sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 11/07/2016 gün ve 2016/272129 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya kapsamına göre; suça sürüklenen çocuk hakkında mala zarar verme suçu ile birlikte hırsızlık suçu yönünden de mahkumiyet kararı verilmesi üzerine kararın suça sürüklenen çocuk müdafii tarafından temyiz edildiği, Yargıtay 2. Ceza Dairesinin 27/04/2015 tarihli ve 2014/4824 esas, 2015/8885 karar sayılı ilamı ile mala zarar verme suçundan verilen hükme yönelik temyiz talebinin, adli para cezasının miktarı itibariyle kararın kesin olması nedeniyle reddine, hırsızlık suçundan verilen hükmün ise; “ Suça sürüklenen çocuk ..."un yargılama aşamasında alınan beyanında üzerine atılı suçlamayı kabul etmediği, soruşturma aşamasında alınan ifadesindeki kabulünün de başka bir olaya ilişkin olduğunun anlaşıldığı, katılanın da görgüye dayalı bir bilgisinin olmaması karşısında, suça sürüklenen çocuk Şahin"in suç atma niteliğindeki beyanı dışında suça sürüklenen çocuk ..."un üzerine atılı hırsızlık suçunu işlediğine dair her türlü şüpheden uzak kesin inandırıcı delillerin nelerden ibaret olduğu kararda açıklanıp tartışılmadan yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi, bozmayı gerektirmiş ” şeklindeki gerekçe ile bozulmasını müteakip,.... Çocuk Mahkemesinin 17/03/2016 tarihli ve 2015/346 esas, 2016/255 sayılı kararı ile her ne kadar hırsızlık suçundan cezalandırılması için sanık hakkında kamu davası açılmış ise de, yapılan yargılamada toplanan delillere göre suçu işlediği sabit olmadığı gerekçesiyle beraat kararı verildiğinin anlaşılması karşısında, hırsızlık suçu ile birlikte işlendiği iddia edilen mala zarar verme suçu açısından da suça sürüklenen çocuğun beraati yerine, yazılı şekilde mahkumiyet hükmü kurulmasında isabet görülmediğinden 5271 Sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Yargıtay Büyük Genel Kurulu’nun 12.02.2016 gün ve 2016/1 sayılı iş bölümüne ilişkin kararının ceza daireleri ortak hükümler başlıklı 4. maddesinde yer alan “Ceza Daireleri, yürürlük tarihinden önce kendisine gelen ve daha önceden gelip de bozma ya da her ne suretle olursa olsun daire dışına gönderilen işleri sonuçlandırır” hükmü dikkate alındığında, aynı dosyada suça sürüklenen çocuk hakkında Yargıtay 2. Ceza Dairesi’nin 27.04.2015 tarih ve 2014/4824-2015/8885 sayılı ilamıyla karar verildiğinin anlaşılmasına göre, Yargıtay Kanunu’nun değişik 14. maddesi gereğince kanun yararına bozma incelemesinin Yüksek (2.) Ceza Dairesi’nin görevi dâhilinde olduğundan Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, dosyanın ilgili daireye gönderilmesine, 17.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.