Esas No: 2016/2369
Karar No: 2016/7696
Karar Tarihi: 17.10.2016
Nitelikli dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/2369 Esas 2016/7696 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık
HÜKÜM : Beraat
Nitelikli dolandırıcılık suçundan sanık hakkında verilen beraat hükmü katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, katılan ... ve tanık ..."ün ortak oldukları tel ve çivi üretimi yapan... Şirketi"ni telefonla aradığı ve malzeme almak istediğini söylediği, tarafların önce bir kamyon malzeme gönderilmesi konusunda anlaştıkları ve sanığın 15.07.2007 tarihli 15.000 TL bedelli, ... Şubesi"ne ait çeki imzalayarak posta yolu ile şirkete gönderdiği, tanık ..."ün telefonla bankayı arayıp çekin sağlam olup olmadığını sorduğu, çeklerin genelde ödendiğinin öğrenilmesi üzerine bir kamyon malzemeyi sanığın ..." daki işyeri adresine gönderdiği, sanığın, ilk çek bedeli ödenmeden bu defa ikinci kez mal istediği, şirket yetkililerinin, tanığın bir miktar peşin para göndermesi halinde, istenilen ikinci grup malzemeyi gönderebileceklerini söyledikleri, sanığın, 1.576 TL parayı şirketin hesabına havale etmesinden sonra tanık..."in, bir kamyon daha malzeme gönderdiği, sanığın, bu mallara karşılık olarak da, 22.642 TL bedelli ve 16.07.2007 tarihli çeki imzalayarak aynı şekilde posta yolu ile şirkete gönderdiği, tanık..."in çeklerin vadesi gelmeden 12.07.2007 tarihinde sanığın iş yerine gittiği ve bizzat sanıkla görüştüğü, sanığın "merak etme, çeklerde problem yaşamayacaksın, paranı alacaksın" dediği ve bir araba daha malzeme istediği, tanığın parası ödenmeden yeniden malzeme veremeyeceğini söyleyerek kabul etmediği, tanığın, sanığın kimlik bilgilerini fatura bilgileri ile karşılaştırarak bilgilerinin uyumlu olduğunu gördükten sonra sanığın yanından ayrıldığı, çeklerin vadeleri geldiğinde bankaya ibraz ettiği ve karşılıksız olduğunu öğrenince sanığa ulaşmaya çalıştığı, telefona çıkmaması üzerine tekrar ..."daki iş yerine gittiğinde, işyerinin mühürlü olduğunu gördüğü, çevre işyerlerinden sorduğunda, sanığın çok kişiyi dolandırdığı için işyerinin mühürlendiğini öğrendiği, sanığın ifadesinde, 2007 yılı Mayıs ayı içerisinde amcasının ölmesi nedeniyle cenaze işleri için iş yerinden ayrıldığını, iş yerini ... isimli kişiye bıraktığını, cenazeden sonra da bir buçuk ay kadar iş yerine gelemediğini, iş yerine döndüğünde temizlikçisi ..."ın, iş yerini bıraktığı ..."ın çekmeceden bazı çekleri alarak bilgisi dışında kullandığını söylediğini,..."a durumu sorduğunda hatır çeki olarak verdiğini, geri alacağını söylediğini, ..."a ya da başkalarına çek keşide etmesi için yetki vermediğini, borcun kendisine ait olmaması nedeni ile borçları da ödemediğini ve düzeltme hakkını kullanmadığını, çekteki yazı ve imzanın kendisine ait olmadığını belirttiği, yapılan incelemede imzaların sanığa ait olmadığının belirlendiği, böylece sanığın, iki adet çeki aslında başkasına imzalatarak katılan şirkete dolandırma kastıyla verdiği, daha sonra da imza inkarında bulunarak haksız menfaat temin etmek suretiyle zincirleme nitelikli dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda,
Bozma kararına uyulduğu belirtilmesine rağmen bozma ilamındaki gereklerin tam olarak yerine getirilmediği dikkate alınarak, gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından, katılan şirket ile sanığa ait şirketin muhasebe ve bilgisayar kayıtları ve ticari defterlerin getirtilerek sanıkla katılan arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığının araştırılması, katılan şirketin sanığa hangi tarihlerde ne kadar mal gönderdiği, bu mallara ait fatura ve irsaliyelerin bulunup bulunmadığı, gönderilen çeklerin irsaliye ve faturalarda yer alan mallara karşılık olarak gönderilip gönderilmediği hususlarının belirlenmesi, ilgili belgelerin onaylı bir suretinin dosyaya konulması, bütün belgelerin muhasebeci bilirkişiye tevdii edilerek, suça konu çeklerin verilmesine esas aralarındaki hukuksal ilişkinin bulunup bulunmadığına dair rapor alınması, söz konusu fatura ve irsaliyelerde, sanığa atfen bulunan yazı ve imzaların sanığın eli ürünü olup olmadığının tespiti için kriminal rapor alınması, sanık savunmasında, işyerinde çalışan...isimli kişinin, ... tarafından çeklerin kullandığını söylediğini belirtmesi karşısında,... ve... isimli kişilerin açık kimlik bilgileri ve adreslerinin araştırılarak tespiti, bulunmaları halinde tanık sıfatıyla beyanlarının alınarak çekteki imzaların kime ait olduğu, çeklerin kim tarafından kullanıldığı, katılan şirketle kimin telefonda görüştüğü ve sanığın olayla ilgisinin ne olduğu hususlarının sorulması, ..."ın yazı ve imza örneklerinin alınarak, mukayeseye elverişli yazı ve imzaların bulunduğu belge asıllarıyla birlikte suça konu çeklerin kriminale gönderilerek, imza ve yazı incelemesi yaptırılması, sanık tarafından 04/06/2007 tarihinde katılan şirkete, gelen mallara karşılık olarak 1.576.90 TL para gönderildiği belirtilmekle, ilgili bankaya yazı yazılarak paranın kimin hesabından katılan şirkete gönderildiğinin sorulması, malları sanığa getiren kamyon şoförünün açık kimlik bilgeleri ve adresinin katılan şirketten öğrenilerek tanık sıfatıyla beyanının alınması, malları kime, hangi tarihte teslim ettiği, sanığı görüp görmediğinin sorulması, bütün delillerin toplanmasından sonra toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiren, eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca, hükmün BOZULMASINA, 17/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.