15. Ceza Dairesi 2014/2091 E. , 2016/7694 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : a-TCK"nın 204/1, 53, 58. maddeleri gereğince mahkumiyet
b-TCK"nın 158/1-d, son, 52/2-4, 53, 58. maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanığın, başkasına ait kimlik bilgileri ile sahte nüfus cüzdanı ve sahte sürücü belgesi tanzim etmek suretiyle katılana ait oto kiralama işyerinden bir araç kiralayıp aracı getirmediği, böylece sanığın, nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda, sanık, katılan ve tanık beyanları ile dosya kapsamına göre, suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Sanığın, 5237 sayılı TCK"nın 43/1 maddesi kapsamında, aynı suç işleme kararıyla, sahte nüfus cüzdanı ve sahte kira sözleşmesi nedeniyle kanunun aynı hükmünü değişik zamanlarda birden fazla ihlal edilmesi nedeniyle sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Sanığın, TCK"nın 158/1-d maddesi kapsamında kamu kurumunun aracı kılınması suretiyle dolandırıcılık suçunu işlediği ve bunun da mahkeme tarafından kabul edildiği dikkate alınarak, aynı madde gereğince, sanık hakkında, iki yıldan yedi yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, uygulama yeri bulunmayan TCK"nın 158/1-son maddesi gereğince hüküm kurulmuş ise de, sanık hakkında gerekçesi gösterilmek suretiyle alt sınırdan uzaklaşılarak karar verilmiş olması nedeniyle TCK"nın 158/1-d maddesi yerine TCK"nın 158/1-son maddesi yazılmasındaki yanlışlık sonuca etkili olmadığından bozma nedeni yapılmamış, söz konusu yanlışlığın mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanığın suçlamaları kabul etmediği gerekçesine dayanan temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA, 17/10/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.