Esas No: 2011/6086
Karar No: 2011/7881
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/6086 Esas 2011/7881 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ALANYA 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 20/01/2011
NUMARASI : 2009/32-2011/48
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı,paydaşı olduğu 3394 parsel sayılı taşınmazın paydaşlarından olan kardeşi A.’nin, dava dışı yüklenici ile yaptıkları anlaşma gereği kendilerine bırakılan otel, restoran ve marketi bizzat veya kiraya vermek suretiyle tasarruf ettiğini, elde ettiği kira gelirlerinden payına düşen kısmı vermediğini ileri sürerek, payına vaki müdahalenin men’ine ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir.
Bir kısım davalılar vekili, taraflar arasındaki şifahi anlaşmaya göre taşınmazın kullanıldığını, iddiaların doğru olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, çekişme konusu bölümlerin davalı A.tarafından kiraya verildiği ve iddianın sabit olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı A. ve ...Turizm İnş. San. Ltd. Şti. vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla, Tetkik Hakimi aporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Davacının, dava dilekçesinde ecrimisil isteği yanında elatmanın önlenmesini de talep ettiği, ne varki dava dilekçesinde ecrimisil yönünden dava değerini 75.566 TL olarak belirtirken elatılan taşınmazla ilgili olarak bir değer belirtmediği, yargılama sırasında harç tamamlatılmadan yargılamaya devam edildiği görülmektedir.
Hemen belirtilmelidir ki, iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçimine göre davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu açıktır. Bu tür davalarda HUMK’nun 413 ve 492 sayılı Harçlar Kanununun 16. maddesi uyarınca; dava değerinin ve buna göre alınacak harcın elatılan yerin değeri ile talep edilen ecrimisil toplamından, elatmanın önlenmesi isteğinin yanında yıkım isteği de varsa dava değeri elatılan yerin değeri ile yıkımı istenilen yapı değerinin toplamından (04/03/1953 tarih, 10/2 sayılı İ.B.K.) ibaret olacağı kuşkusuzdur.
O halde, dava dilekçesinde elatılan yerle ilgili olarak davacı tarafından bir değer belirtilmediğine göre kural olarak mahkemece davacılardan bu istek bakımından belirtilecek değere göre davacılara harç ikmali yaptırılarak, işin esasına girilmesi, gerekli araştırma ve uygulama yapılması, soruşturmanın eksiksiz tamamlanması, ondan sonra neticeye gidilmesi gerekeceği tartışmasızdır.
Bilindiği üzere; 492 sayılı Harçlar Yasası, harcın alınmasını veya tamamlanmasını yanların isteklerine bırakmamış; değinilen yönün mahkemece kendiliğinden (re’sen ) gözetilmesini hükme bağlamıştır. Anılan yasanını 30. ve 32. maddelerinde ise yargı işlemlerinden alınacak harçlar ödenmedikçe müteakip işlemlerin yapılamayacağı vurgulanmıştır.
Somut olayda; dava dilekçesinde elatıldığı iddia edilen yerle ilgili olarak davacı tarafından bir değer belirtilmediği ve yargılama sırasında da harcın tamamlanmadığı anlaşılmaktadır.
Hal böyle olunca, elatmanın önlenmesi isteği bakımından keşfen belirlenecek taşınmaz değeri üzerinden nispi tarifeye göre harcın ikmal edilmesi ondan sonra davaya devam edilmesi gerekirken, bu husus göz ardı edilerek işin esası bakımından hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Davalı A.ve şirket vekilinin temyiz itirazları yukarıda açıklanan nedene hasren yerindedir. Kabulü ile hükmün sair nedenler incelenmeksizin açıklanan nedenden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,05.07.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.