Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/6813 Esas 2011/7195 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/6813
Karar No: 2011/7195

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/6813 Esas 2011/7195 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2011/6813 E.  ,  2011/7195 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : SİLİFKE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 06/05/2010
    NUMARASI : 2005/369-2010/256

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, dava konusu Silifke ilçesi B... Köyü yaylası B..mevkiinde bulunan taşınmazın murisleri Ş... M... Lakabıyla tanına kişi adına tapulu olduğunu, davalıların bu yerin bir kısmını işgal ettiklerini, ayrıca bu yer içerisinde bulunan bir adet su kuyusuna da müdahale ettiklerini, taşınmaz üzerine iki ev ve bir adet ahır yaptıklarını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale getirme isteğinde bulunmuştur.
    Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, davacının dayanağı tapu kaydının başka yere ait olduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi  raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.   
    Dava, tapulu taşınmaza elatmanın önlenmesi, yıkım ve eski hale getirme isteklerine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden, toplanan delillerden, davacının, dayanak tapu kaydında malik gözüken Ş... M..."in mirasçısı olduğu ve tapu kaydının çekişmeli yere ait olduğu iddiasıyla davalılara karşı eldeki davayı açtığı görülmektedir. Bilindiği üzere; harita ve krokisi  bulunan tapu kayıtlarına Medeni Kanunun 719, 3402 Sayılı Kadastro Kanununun 20.maddesi uyarınca kapsam belirleneceği kuşkusuzdur. Ancak, böyle bir harita ve kroki yoksa veya uygulanabilir nitelik taşımıyorsa öncelikle tapu kaydının ilk tesisinden itibaren tüm gittileri ile birlikte Tapu Sicil Müdürlüğünden istenilmesi, gitti kayıtlarının yüzölçümlerinde veya sınırlarında bir değişiklik varsa dayandığı belgelerin incelenip,doğru ve yasal bir nedenin bulunup bulunmadığının araştırılması,doğru esasa dayanmıyorsa,ilk tesisindeki sınırlara itibar edilmesi,ayrıca uygulamada yararlanmak üzere varsa komşu taşınmaz kayıtlarının getirtilmesi, böylece yanların dayandığı, usulüne uygun olarak çıkarılmış tüm belgeler toplandıktan, dosya öteki yönlerden de keşfe hazır hale geldikten sonra yöreyi iyi bilen yaşlı ve yansız yerel bilirkişi veya bilirkişiler aracılığı ile uygulama yapılması, kayıtlardaki her sınır yerel bilirkişi veya bilirkişilerden sorulup arazi üzerinde tespit edilmesi;gerektiğinde sınırlar hakkında açıklayıcı doyurucu bilgiler alınması, bilinmeyen sınırlar yönünden taraflara tanık dinletme olanağının sağlanması, komşu taşınmaz kayıtlarının da aynı şekilde uygulanarak yerel bilirkişi ve tanık sözlerinin denetlenmesi gerekir. Öte yandan sınırlar değişebilir nitelikte ise veya tam olarak kapanmayıp açık yönler kalıyorsa, kayda değişmez sınırlarla bağlantı kesilmemek suretiyle miktarına göre kapsam belirlenmesi, ayrıca tapu fen memuru veya mühendisi sıfat ve yeteneğini taşıyan uzman bilirkişi veya bilirkişilerden keşifte saptanan bilgi ve bulgulara uygun ve uygulamayı tam olarak yansıtan, infaza elverişli rapor ve kroki alınması zorunludur.
    Oysa, yukarıda değinilen ilkeler gözetildiğinde mahkemece hükme yeterli bir araştırma ve incelemenin yapıldığını söyleyebilme olanağı yoktur.
    Hal böyle olunca, öncelikle taraf delillerinin toplanması, dayanılan tapu kaydında tarafların miras bırakanlarının paydaş olduğu gözetilerek yukarıdaki ilkeler dikkate alınarak, tapuya kapsam tayin edilmesi, infaza elverişli rapor ve kroki alınması, elatma olgusunun mevcut olup olmadığının duraksamaya yer vermeyecek biçimde açıklığa kavuşturulması, tarafların iddia ve savunmaları da dikkate alınmak, toplanan ve toplanacak bütün deliller değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik soruşturma ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
    Davacının, bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,   20.06.2011  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


     

    Hemen Ara