Esas No: 2016/3283
Karar No: 2016/7479
Karar Tarihi: 10.10.2016
Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/3283 Esas 2016/7479 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonucunda ... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 23/02/2016 tarihli ve 2014/30174 soruşturma sayılı ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karara karşı yapılan itirazın reddine ilişkin... Sulh Ceza Hâkimliğinin 25/03/2016 tarihli ve 2016/1753 değişik iş sayılı karar aleyhine ... Bakanlığınca verilen 16.06.2016 gün ve 94660652-105-34-6788-2016 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 29/06/2016 gün ve 2016/262200 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
Dosya kapsamına göre, müştekiler ... ve ... adına kayıtlı .... ilçesinde bulunan .. ada 21 parsel sayılı taşınmazın müştekilerin kimlik bilgileri kullanılarak sahte olarak düzenlenen kimlik belgeleri ve bu belgelere istinaden düzenlettirilen sahte vekaletname ibraz edilerek 3.şahıslara devredilmesinden ibaret somut olayda, bahse konu sahte belgelere istinaden devir işlemini gerçekleştiren ve kimliği tespit edilemediğinden bahisle haklarında daimi arama kararı verilen şüphelilerden taşınmazı ilk satın alan ancak soruşturma aşamasında sadece tanık olarak beyanına başvurulan ... isimli şahıs hakkında savcılık tarafından her zaman soruşturma işlemi yapılmasının mümkün olduğu değerlendirilerek yapılan incelemede;
Dosya kapsamına göre, müştekilere ait ... ilçesinde bulunan ... ada 21 parsel sayılı taşınmazın 21/08/2014 tarihinde sahte kimlik ve sahte olarak düzenlenen vekaletname ile... isimli şahsa 100.000 Türk lirası bedelle satışının yapıldığı, aynı taşınmazın 01/09/2014 tarihinde adıgeçen şahıs tarafından şüpheli ..."ya 700.000 bedelle satışının yapıldığı, 03/09/2014 tarihinde bu defa müştekiler üzerine kayıtlı 2427 ada 24 parsel sayılı taşınmazın satımı için aynı şahıslar tarafından aynı belgelerle... Müdürlüğüne başvurulması sonrasında durumdan şüphelenen Tapu Müdürlüğü görevlilerince yapılan araştırmada işleme dayanak gösterilen kimlik belgeleri ile vekâletnamenin sahte olarak düzenlendiğinin tespit edilerek suç duyurusunda bulunulduğu, tanık olarak beyanına başvurulan ..."in inşaat yapmak amacıyla bahse konu taşınmazı satın aldığını ancak çok kâr getirmeyeceği düşüncesiyle taşınmazı elinden çıkardığı yönündeki anlatımının adıgeçenin emlak alım satımı ve inşaat işleri ile iştigal etmesi nazara alındığında hayatın olağan akışına uymadığı, satış işlemleri arasında sadece 10 gün gibi kısa bir sürenin bulunduğu, taşınmazın ilk satış ile şüpheli ..."ya yapılan satımında gösterilen satış değerleri arasında 7 kata varan fahiş bir farklılığın bulunduğu, satım değerleri arasındaki farkın izahına yönelik adı geçen şahıslar tarafından getirilen izahların ise hayatın olağan akışına uymadığı, müşteki vekilince adı geçen şahıslar hakkında açılan tapu iptal ve tescil davasında taşınmazın satış değerinin normal değerinin % 46 oranında fazla gösterildiğinin bilirkişi raporuyla tespit edildiğinin belirtildiği, şüpheli ..."nun müteahhitlik işleri yapması nazara alındığında bir taşınmazı değerinden oldukça fazla bir bedele satın almasının kendisinden beklenemeyeceği gibi hususlar da dikkate alındığında, şüpheli hakkında açılan tapu iptal ve tescil davasında alınan bilirkişi raporları getirtilmeden, ...,... ve kimliği tespit edilemeyen şüphelilerin kullandıkları telefonların iletişim tespiti kayıtları getirtilmeksizin, durumdan şüphelenerek olayın ortaya çıkmasın sağlayan Tapu Müdürlüğü görevlilerinin olaya ilişkin ayrıntılı beyanları alınmaksızın, kimliği tespit edilemeyen şüpheliler ile irtibat kurarak taşınmazın satışına aracılık ettikleri ifade edilen kişilerin ifadeleri alınmaksızın eksik soruşturma ile tesis edilen karara yönelik itirazın kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK.nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden ... Sulh Ceza Hâkimliğinin 25.03.2016 tarih ve 2016/1753 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, 10.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.