Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada;
Davacılar, dava konusu 739 parsel sayılı taşınmazdaki 8 nolu dükkanın davalı M..."a satışı için protokol yapıldığını, davalının protokoldeki kurallara uymadığından sözleşmenin feshedilerek taşınmazın davacı D...tarafından, diğer davacıya temlik edildiğini, davalının taşınmazı tasarruf etmeye devam ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteğinde bulunmuşlardır.
Davalı, çekişmeli taşınmazı 4 yıldır malik sıfatı ile kullandığını, hileli olarak D... tarafından diğer davacıya temlik edildiğini tapu iptal, tescil davası açtığını bildirip, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacılar iddiası sabit görülerek davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Birleşen davalar, çaplı taşınmazdaki bağımsız bölüme elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, birleşen davadaki elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, asıl ve birleşen davadaki ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden, toplanan delillerden; eksiğin tamamlanması yoluyla getirtilen kayıt ve belgelerden, dava konusu 739 parsel sayılı taşınmazdaki 8 nolu dükkan vasıflı bağımsız bölümün ecrimisil isteğinde bulunan Asıl dosya davacısı D. K. adına kayıtlı iken birleşen dosya davacısı M... K..."a temlik edildiği, davalının (2004/388 esas-282 karar sayılı) çekişmeli taşınmaza yönelik, tapu iptal-tescil ve satış bedeli ödenmesi istekli davadaki iptal-tescil isteğinin reddine, ödenen bedelin tahsili talebinin kabulüne karar verildiği anılan kararın 8.Hukuk Dairesince onanarak eldeki dava devam ederken 16.09.2008 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Bu durumda davalının dava konusu taşınmazda, kayıttan ve mülkiyetten kaynaklanan bir hakkı bulunmadığı gözetilerek kayıt maliki M..."ın açtığı elatmanın önlenmesi isteğinin kabul edilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur.
Davalının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.
Ancak, asıl ve birleşen davadaki ecrimisil isteklerinin kabulüne karar verilmişse de, bilindiği ve gerek öğretide gerekse yargısal uygulamalarda ifade edildiği üzere ecrimisil, diğer bir deyişle işgal tazminatı taşınmaz maliki olan hak sahibinin kötü niyetli zilyetten isteyebileceği bir bedeldir.
Somut olayda, taraflar arasında görülüp, kesinleşen davadan da anlaşılacağı gibi çekişmeli taşınmazın davalıya haricen satıldığı ve zilyetliğinin devredildiği gözetildiğinde kayıt malikinin izni ile taşınmazın tasarruf edildiği ve davalının açtığı iptal-tescil davasının eldeki dava devam ederken reddedildiği, sabit olup, davalının belirlenen olgulara göre davalının haksız işgal tazminatı niteliğindeki ecrimisilden sorumlu tutulamayacağı açıktır.
Hal böyle olunca, ecrimisil isteğinin reddine karar verilmesi gerekirken, kabul edilmiş olması doğru değildir.
Davalının, bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 06.06.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.