Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/4036 Esas 2011/6409 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/4036
Karar No: 2011/6409

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/4036 Esas 2011/6409 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, dava konusu taşınmazlara ipotek tesis edildiğini ve alacaklı Şirketin ipoteği paraya çevirmek için takip başlattığını, takip sırasında alacağı M.. R..\"ye temlik ettiğini, onun da cebri icra yoluyla taşınmazları satın aldığını, takibe konu dosyada alacak miktarınca borçlu olmadığını ileri sürerek tapu iptal tescil davası açmıştır. Mahkeme davanın hak düşürücü süreden reddine karar vermiştir. Ancak, davacının malik olduğu taşınmaz paylarının yolsuz tescile dayalı olarak davalı tarafa intikal ettirildiği ileri sürülmüştür. Bu nedenle, yolsuz tescil nedenine dayalı olan iddianın araştırılması gerektiği ve hüküm kurulmasının doğru olmadığı belirtilmiştir. Kararda geçen kanun maddeleri: HUMK'nun 428. maddesi.
1. Hukuk Dairesi         2011/4036 E.  ,  2011/6409 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : AKHİSAR 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 20/04/2009
    NUMARASI : 2008/238-2009/140

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, kayden  paydaş  olduğu dava  konusu  taşınmazlara  teminat   amacıyla  ipotek  tesis  edildiğini, alacaklı Ş..."nün  ipoteği paraya   çevirmek  için  takip  başlattığını, takip  sırasında  alacağı M... R.."ye  temlik  etiğini, onun  da  cebri   icra  yoluyla  taşınmazları  satın  aldığını, takibe  konu  2002/7832  sayılı   dosyada  alacak  miktarınca  borçlu olmadığını  ileri sürerek, bunun   tespiti  ile  takibin   iptalini  ve  4,5,6,7,3 ve 11  parsel  sayılı taşınmazlardaki M.. .R...adına  kayıtlı 1/2  payın  iptali  ile  adına   tescili  isteğinde  bulunmuştur.
    Davalı M.. .R..., bu  konuda iki  ayrı  davanın  derdest  olduğunu  bildirip, davanın esastan da  reddini  savunmuştur.
    Mahkemece, davanın istirdat ve tapu iptal tescil davası olduğu, 1 yıllık hak düşürücü süre geçtikten sonra davanın açıldığı gerekçesiyle reddine karar  verilmiştir.
    Karar, davacı  tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi   raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
    Dava, tapu  iptal ve  tescil  isteğine  ilişkindir.
    Mahkemece, davanın  hak  düşürücü  süreden  reddine  karar  verilmiştir.
    Dosya  içeriğinden, toplanan  delillerden  çekişme  konusu  4,5,6,7,3 ve  11  parsel  sayılı  taşınmazlardaki  davacıya  ait  1/2  payların  18.01.2007  tarihinde  cebri  satış  yoluyla M.. .R... D... adına  tescil  edildiği  anlaşılmaktadır.
    Davacı,  dava  konusu  taşınmazlara   teminat amacıyla   ipotek tesis  edildiğini , alacaklı  Ş..."nün  ipoteği  paraya  çevirmek  için takip  başlattığını, takip  sırasında  alacağı M.. .R..."ye  temlik  etiğini, onun  da  cebri  icra  yoluyla  taşınmazları   satın  aldığını, takibe konu  2002/ 7832  sayılı  dosyada  alacak  miktarınca  borçlu  olmadığını, bunun  tespiti  ile  takibin  iptalini ve  tapu  kayıtlarının iptal ve  tescili  istekli  eldeki  davayı  açtığı   görülmektedir.                                                         
    Öte  yandan, davacının  açtığı  ihalenin  feshi  davasının   mahkemenin " talimat  icra  dairesinin  yaptığı  satışa  hazırlık  ve  ihale   işlemlerindeki   yasa  ve  usule  aykırılıklarla  sınırlı  bir  inceleme  yetkisi  olduğu"  gerekçesiyle   reddine  karar  verildiği, Savaştepe  Asliye  Hukuk mahkemesinde  açtığı  (2008/12 E) menfi tespit  davasınında  2006/ 116  esas  sayılı  dava  dosyasında  da  yetkisizlik   kararı  verildiği  anlaşılmaktadır.
    Bütün  bu  anlatımlardan ve  iddianın   ileri  sürülüş  biçiminden  davacının  malik  olduğu  taşınmaz  paylarının  yolsuz  tescile  dayalı  olarak  davalı  tarafa   intikal  ettirildiğini  ileri  sürdüğü  sonucuna   varılmaktadır.
    Öte  yandan, davada  ileri  sürülen  asıl  ilişki de tartışılmış  değildir.
    Hal böyle  olunca, yolsuz tecsil  nedenine  dayalı  olan ve bu  sebeple  bir  süreye  bağlı  olmaksızın  ileri  sürme   olanağı  bulunan  iddianın  araştırılması. Bu  husustaki  tüm  delillerin  toplanarak  ondan  sonra sonucuna  göre  bir  karar  verilmesi  gerekirken yazılı  olduğu  üzere  hüküm  kurulmuş  olması  doğru  değildir.
    Davacının temyiz  itirazları yerindedir. Kabulüyle   hükmün  açıklanan  nedenlerden  ötürü HUMK"nun 428. maddesi   gereğince BOZULMASINA, alınan  peşin  harcın  temyiz  edene  geri  verilmesine, 30.5.2011 tarihinde  oybirliğiyle  karar  verildi.

    Hemen Ara