Esas No: 2016/2777
Karar No: 2016/7310
Karar Tarihi: 03.10.2016
Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/2777 Esas 2016/7310 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Dolandırıcılık suçundan şüpheli ... hakkında yapılan soruşturma evresi sonunda... Cumhuriyet Başsavcılığınca verilen 28/02/2016 tarihli ve 2016/25964 soruşturma, 2016/20632 sayılı kovuşturmaya yer olmadığına dair karara yönelik itirazın reddine ilişkin mercii... Sulh Ceza Hakimliğinin 21/03/2016 tarihli ve 2016/1739 değişik iş sayılı karar aleyhine...Bakanlığınca verilen 26/05/2016 ve 94660652-105-34-5812-2016 sayılı kanun yararına bozma talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 14/06/2016 ve 2016/236925 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmekle okundu.
Kanun yararına bozma isteyen tebliğnamede;
5271 sayılı Kanun’un 160. maddesi uyarınca, Cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlaması gerektiği, aynı Kanun’un 170/2. maddesi gereğince yapacağı değerlendirme sonucunda, toplanan delillerin suçun işlendiği hususunda yeterli şüphe oluşturduğu kanısına ulaştığında iddianame düzenleyerek kamu davası açacağı, aksi halde ise anılan Kanun’un 172. maddesi gereği kovuşturma yapılmasına yer olmadığına dair karar vereceği, buna karşın Cumhuriyet savcısının 5271 sayılı Kanun’un kendisine yüklediği soruşturma görevini yerine getirmediği, ortada yasaya uygun bir soruşturmanın bulunmadığı durumda, anılan Kanun’un 173/3. maddesindeki koşullar oluşmadığından, itirazı inceleyen merciin Cumhuriyet savcısının soruşturma yapmasını sağlamak maksadıyla itirazın kabulüne karar verebileceği yönündeki açıklamalar karşısında, somut olayda müşteki, şüphelinin kendisini avukat olarak tanıttığını ve daha önceden açmış olduğu hukuk davasına yardımcı olabileceğini söyleyerek yanında çalıştığını iddia ettiği Avukatlar .... ve... adına vekaletname çıkarttırdığı, ancak hukuk davasının takip edilmeyerek reddedildiğini belirterek şikayetçi olması üzerine... Cumhuriyet Başsavcılığınca yalnızca müşteki ve şüpheli ifadelerinin alınarak başkaca bir araştırma yapılmaksızın delil yetersizliği gerekçesiyle kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiği, müştekinin şüphelinin kendisine gönderdiği mesaj çıktılarını sunduğu numaranın şüpheliye ait olup olmadığının araştırılması, müştekinin... Asliye Hukuk Mahkemesindeki dosyasının getirtilerek vekalet açısından incelenmesi, müştekinin verdiğini iddia ettiği vekaletnamenin Noterden getirtilerek incelenmesi, müştekinin ifade ve dilekçelerinde adı geçen .... Avukat ....ve Avukat..."nun tanık olarak beyanlarına başvurulması, toplanacak deliller ve yapılacak inceleme sonucuna göre şüphelinin hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerekirken, sadece müştekinin dilekçesi üzerine sadece şüphelinin ifadesinin alınarak başkaca bir araştırma yapılmaksızın delil yetersizliği gerekçesiyle kovuşturma yapılmasına yer olmadığına karar verildiği gözetilerek, itirazın bu yönden kabul edilmesi gerekirken, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden 5271 sayılı CMK"nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu kanun yararına bozma talebine dayanılarak ihbar olunmuştur.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Kanun yararına bozmaya atfen düzenlenen ihbarnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden.... Sulh Ceza Hâkimliğinin 21.03.2016 tarih ve 2016/1739 değişik iş sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nın 309. maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre müteakip işlemlerin mahallinde mahkemesince yerine getirilmesine, 03.10.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.