MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : 5237 Sayılı TCK"nın 157/1, 52/2-4, 53, 54/1 maddeleri uyarınca mahkumiyet

Sanıklar hakkında dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyete ilişkin hükümler sanıklar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanıklar... ve ...’in, sanık ...’ın asker arkadaşı olan ve maddi durumu iyi bulunan katılan ...’ı dolandırmaya karar verdikleri, bu kararın icrası kapsamında sanık ...’ın,....’ı 20.10.2010 tarihinde telefonla aradığı ve elinde altın olduğunu, bu altınları satmak istediğini, bu konuda yardımcı olup olamayacağını sorduğu, bunun üzerine ...’ın altınlara bakmak için ....’ye tek başına geldiği, ... ile sanıklar ... ve...’in, otogar yakınlarında buluştukları, sanık ...’ın, gerçek bir altını ...’a numune olarak verdiği ve ...’ın da aynı gün aldığı numunenin, altın olup olmadığını araştırmak üzere ikamet ettiği ...’e gittiği ve burada verilen numunenin gerçek altın ve değerinin 279 TL olduğunu öğrenmesi üzerine sanık ...’ı telefonla arayarak sanık ...’a altınların hepsini almak istediğini söylediği, bunun üzerine ...’ın, 23.10.2010 tarihinde babası olan tanık ... ile ....’de ki buluşma noktasına kendilerine ait araçla geldikleri ve sanıkları beklemeye başladıkları, bir süre sonra buluşma noktasına sanık ...’ın tek başına geldiği, ...’ın, sanık ...’a altınların nerede olduğunu sorduğu, sanık ...’ın ise altınların diğer sanıklar... ve Ümit’te olduğunu, onların arkadan geldiğini söylediği, diğer sanıkların da gelmesi üzerine araçtan içerisinde paraların olduğu çantayı alarak sanıkların yanlarına gittiği, sanık ...’ın, ...’ın denetim olanağını ortadan kaldırmak ve rahatlıkla kaçabilmek için müşteki ...’ı bir inşaata soktuğu, sanık ...’in aniden paraların içerisinde olan çantayı kaptığı akabinde sanık ... ile sanık ...’ın, ...’tan rahat bir şekilde kaçmak için laf kalabalığı yaptıkları ve ardından sanık ...’in paraların olduğu çantayla birlikte koşmaya başladığı, sanık ...’ın ise içerisinde metal olan ağzı asma kilitle kilitli sırt çantasını ...’a verdiği ve “ben şunlara bakıyım sonra gelirim” diyerek olay yerinden kaçtığı, daha sonra ...’ın dolandırıldığını anladığı, sanıkların bu şekilde üzerlerine atılı suçu işlediklerinin iddia edildiği olayda,
1-Sanık ...’nun temyiz talebinin incelemesinde,
Sanığın yokluğunda verilen kararın, sanığın savunmasında belirtilen adresine çıkarılan tebligatın bila tebliği iade edilmesi üzerine, mernis kayıt sistemindeki adresine 05/07/2012 tarihinde tebliği edildiği ve bu tarihte sanığın cezaevinde bulunmadığından yapılan karar tebliğinin usule uygun olduğu, daha sonra sanığın cezaevinde bulunduğu sırada yeniden yapılan karar tebliğinin sanığa temyiz hakkı için yeni süre tanımayacağından, sanığın, CMUK’un 310/1. maddesinde öngörülen bir haftalık süre geçtikten sonra 12/09/2012’de hükmü temyiz ettiğinden, aynı Kanunun 317. maddesi uyarınca, temyiz isteminin REDDİNE,
2-Sanıklar ... ve ... hakkında dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Emanetin 2010/840 sırasında kayıtlı ve sanıkların suçta kullandıkları, katılana verdikleri ve gerçek altın olduğu anlaşılan ve bulundurulması ile satılması yasak olmayan bir adet altının katılana iadesi yerine zoralımına karar verilmesi,
Yasaya aykırı olduğundan, hükmün CMUK’nun 321 nci maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak bu husus yeniden yargılanmayı gerektirmediğinden, aynı yasanın 322 nci maddesi uyarınca, zoralıma ilişkin hüküm fıkrasının, "emanetin 2010/840 sırasında kayıtlı gerçek altın olduğu anlaşılan altının katılana iadesi, diğer suç eşyalarının zoralımına".olarak düzeltilmek suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 29.09.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.