Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, maliki olduğu 7866 parsel sayılı taşınmaza davalının çit çekmek suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek elatmanın önlenmesine ve ecrimisile karar verilmesini istemiştir.
Davalı, haksız işgalci olmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece,davalının haklı ve geçerli neden olmaksızın müdahalesinin keşfen saptandığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kayden davacıya ait 7866 parsel sayılı taşınmaza, davalının haklı ve geçerli bir neden bulunmaksızın müdahale ettiği belirlenmek suretiyle elatmanın önlenmesine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir. Reddine,
Ne var ki, dava dilekçesinde yalnız 7866 parsel sayılı taşınmaz yönünden talep olduğu, 7865 parsel bakımından bir talep olmadığı gözetildiğinde bu parselin de kabul kapsamına alınmış olması doğru değildir.
Öte yandan, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, 1990’lı yıllardan taşınmazların ifraz tarihi olan 28.07.2008 tarihine kadar çekişmeli yerin davalı tarafından kullanımına davacının itirazının kanıtlanamadığı ve davacının kullanıma ses çıkarmadığı, bu haliyle kullanıma onay verildiğinin kabulü gerektiği gözetildiğinde ifraz tarihinden dava tarihine kadar olan dönemle sınırlı olmak üzere ecrimisile hükmedilmesi gerekirken ifrazdan önceki dönemi de kapsayacak şekilde fazla ecrimisilin hüküm altına alınmış olması da isabetsizdir.
Davalının temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK’nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,02.05.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.