Esas No: 2015/9380
Karar No: 2015/2555
Karar Tarihi: 01.07.2015
Dolandırıcılık - resmi belgede sahtecilik - Yargıtay 21. Ceza Dairesi 2015/9380 Esas 2015/2555 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : 1- Sanıklar hakkında dolandırıcılık suçundan; zamanaşımı nedeniyle düşme,
2- Sanıklar hakkında resmi belgede sahtecilik suçundan; beraat
I- Sanıklar hakkında “dolandırıcılık” suçundan kurulan “düşme” hükmüne yönelik katılanlar vekillerinin temyiz itirazlarının yapılan incelemesinde;
5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 7 ve 5349 sayılı Kanunla değişik 5252 sayılı Türk Ceza Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanunun 9. maddeleri hükmü karşısında; mahkemece yapılan yargılama sonunda sanıklara yüklenen “dolandırıcılık” suçunun yasada gerektirdiği cezasının türü ve üst sınırı itibariyle tabi olduğu suç tarihinde yürürlükte bulunan ve sanıklar lehine olan 765 sayılı TCK"nun 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen dava zamanaşımı, suçun işlendiği 16.10.2003 tarihinden hüküm tarihine kadar gerçekleştiğinden kamu davasının vaki zamanaşımı nedeniyle düşürülmesi gerektiği dosya içeriğine uygun şekilde gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan; katılanlar vekillerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükmün tebliğnamedeki istem gibi ONANMASINA,
II- Sanıklar hakkında “resmi belgede sahtecilik” suçundan verilen “beraat” hükmüne yönelik katılanlar vekillerinin temyiz itirazlarına gelince;
Sanıklar hakkında, fikir ve eylem birliği içerisinde hareket ederek, olay günü sanık ... kooperatifin ... satış mağazasından almış olduğu mallar karşılığında kooperatif çalışanı sanık ..."nin düzenlediği suça konu bonoya, katılan ..."nin kefil olmadığı halde kefil olarak yazılıp altı imzalanmak suretiyle üzerlerine atılı resmi belgede sahtecilik suçunu işledikleri iddiasıyla açılan davada; tarafların beyanları arasındaki çelişkilerin giderilemediği, suça konu bononun kimlerin huzurunda düzenlendiğinin aydınlanamamış olması karşısında; yargılama aşamasında sorgusu yapılamadığından evrakı tefrik edilen sanık ... ifadesinin sübuta etki edeceği cihetle; gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde belirlenebilmesi amacıyla; ... hakkındaki dosyanın akibeti araştırılarak, olaya ilişkin beyanının alınmasından sonra toplanan tüm deliller birlikte değerlendirilerek sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerektiği gözetilmeden, eksik soruşturma sonucu yazılı şekilde karar verilmesi,
Yasaya aykırı, katılanlar vekillerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 321. maddesi gereğince tebliğnamedeki istem gibi BOZULMASINA, 01.07.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.