Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/1753 Esas 2016/7197 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/1753
Karar No: 2016/7197
Karar Tarihi: 28.09.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/1753 Esas 2016/7197 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanıkların dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine yönelik bir hüküm. Mağdurun yolunu kesen sanık, ucuz cep telefonu sattığını söyleyerek mağdurdan 50 TL aldı. Diğer sanık ise tombala çekmek istediğini söyledi ve mağdurun çekmesi üzerine kaybettiğini iddia ederek 50 TL daha talep etti. Sanık daha sonra cüzdanda bulunan 100 TL'nin hepsine oyna ve kazan diyerek mağduru dolandırmaya çalıştı. Olaya müdahale eden temyiz dışı sanıklar mağduru sıkıştırdı ve uzaklaştırmaya çalıştı. Sanıkların mahkumiyetine karar verildi.
Kanun maddeleri: TCK\"nın 157/1, 62, 53/1-2-3, 58/7 maddeleri. Anayasa Mahkemesi'nin verdiği 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kısmi iptal kararı. 5237 sayılı TCK\"nın 53. maddesinin (1), (2) ve (4) numaralı fıkraları. 5237 sayılı TCK\"nın 58/6. maddesi. 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi. 1412 sayılı CMUK\"un 321. maddesi. 5320 sayılı Kanun'un 322. maddesi.
15. Ceza Dairesi         2014/1753 E.  ,  2016/7197 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dolandırıcılık
    HÜKÜM : 1-Sanık ... hakkında; TCK"nın 157/1, 62, 53/1-2-3, 58/7. maddeleri gereğince mahkumiyet
    2-Sanıklar ... ve ... hakkında 157/1, 62, 53/1-2-3. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık ..., sanık ... ve sanık ... müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin (1), (2) ve (4) numaralı fıkralarıyla ilgili olarak Anayasa Mahkemesi"nin verdiği 08/10/2015 tarihli ve 2014/140 Esas, 2015/85 Karar sayılı kısmi iptal kararının, 24/11/2015 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe girdiği dikkate alınarak, bu hususun, koşullarının oluşması halinde infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
    Tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanık ... hakkında 5237 sayılı TCK"nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmemesi aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
    Olay günü mağdurun yolda yürüdüğü sırada sanık ..."ın yolunu keserek ucuz cep telefonu sattığını söylediği, orada bulunan diğer sanık ..."nın ise mağdura tombala çekmek isteyip istemediğini sorduğu, bu esnada sanık ..."ın tombala çekmek istediğini diğer sanığa söylediği ve tombalayı çektiği, mağdura da "benim yerime çek" dediği, mağdurun çekmesi üzerine kaybettin diyerek 50,00 TL parayı her iki sanığın mağdurdan talep ettikleri, mağdurdan talep ettikleri, mağdur 50 TL parayı cüzdandan çıkarıp verdikten sonra sanık ..."in cüzdanda bulunan 100 TL"nin hepsine oyna ve kazan" diyerek ısrar ettiği, beklemekte olan temyiz dışı sanık ... ve sanık ..."nin hemen olay yerine gelip müdahale ederek mağduru aralarına alıp sıkıştırdıkları, git buradan, burası..." diyerek olay yerinden uzaklaştırmaya çalıştıklarının iddia edildiği olayda; sanık ve mağdur ifadeleri, tutanaklar ve dosya kapsamına göre; sanıkların dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
    Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanıklar ve sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    Hapis cezasının alt sınırdan tayin edilmesine rağmen, adli para cezasının belirlenmesi sırasında, yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeye dayanarak tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle sanıklara fazla ceza tayini,
    Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususlarda, aynı Kanun"un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasından adli para cezasının uygulanmasına ilişkin olarak sırasıyla "20 gün", "16 gün" ve "320 TL" adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla "5 gün", "4 gün" ve "80 TL" adli para cezası ibaresinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.













    Hemen Ara