Esas No: 2016/3716
Karar No: 2016/3189
Karar Tarihi: 21.03.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 23. Ceza Dairesi 2016/3716 Esas 2016/3189 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : Mahkumiyet (TCK"nın 157/1, 62/1,52/2, 51. maddeleri uyarınca ertelenmiş 10 ay hapis cezası ve 80 TL adli para cezası)
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Şikayetçinin kahvehane işlettiği ve paraya ihtiyacı olduğu, hakkındaki hükmü temyiz etmeyen sanık ..."nun şikayetçiye sanık ..."un da kredi çekeceğini karşılıklı olarak birbirlerine kefil olabileceklerini söylediği, şikayetçinin de kendisine kredi çıkacağını düşünerek ikna olarak bankaya başvuru belgelerini imzaladığı; sanıkların şikayetçi adına düzenlenen kredi sözleşmesi ile ilgili olarak başvurmadıkları halde şikayetçiye kredisinin çıkmadığını söyledikleri, daha sonra bankadan borcun ödenmediğinin bildirilerek kefil sıfatıyla kendisine başvurulması üzerine kredinin sanık ... ve eşi ... adına çıkarıldığının, şikayetçinin de kefil olduğunun anlaşıldığı, kredi sözleşmesi üzerinde yaptırılan bilirkişi incelemesinde imzanın ..."a ait olmadığının belirlendiği, gerçekte bu kişinin ev hanımı olmasına ve çalışmamasına karşın çalışıyormuş gibi maaş belgesi düzenlenerek kredi evraklarına eklendiği ve tahsis edilen kredinin geri ödenmediği gibi kefil olan müştekinin de zarara uğramasına neden olduğunun anlaşılması karşısında, eylemin temas ettiği TCK’nın 158/1-j maddesinde düzenlenen banka veya diğer kredi kurumlarınca tahsis edilmemesi gereken bir kredinin açılmasını sağlamak maksadıyla nitelikli dolandırıcılık suçunu oluşturup oluşturmayacağına ilişkin delilleri takdir ve tartışmanın Ağır Ceza Mahkemesine ait olduğu gözetilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken duruşmaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan sair yönleri incelenmeyen hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, aynı Kanun"un 326/son maddesi uyarınca sonuç ceza miktarı bakımından kazanılmış hakkın gözetilmesine 21/03/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.