Esas No: 2011/4317
Karar No: 2011/4957
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/4317 Esas 2011/4957 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : YUSUFELİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/01/2010
NUMARASI : 2009/99-2010/7
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, dava konusu taşınmazda yer alan 3 katlı binanın kendisine ait olduğunu, davalı oğlunun alt katta ,kendisinin de binanın 2. katında oturduğunu, davalı oğlunun binanın 3. katına çıkmasına engel olduğunu ileri sürerek elatmanın önlenmesi isteğinde bulunmuştur.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, dava konusu yerde kadastro çalışmalarına başlanıldığı ve kadastro tesbit tutanağı düzenlendiği gerekçesiyle 3402 sayılı yasanın 27. maddesi gereğince mahkemenin görevsizliğine, dosyanın görevli ve yetkili Kadastro Mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava,elatmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.
Mahkemece,görevsizlik kararı verilmiştir.
Dosya içeriğinden, toplanan delillerden, davacının eldeki davayı 11.05.2009 tarihinde zilyetliğe dayalı olarak açtığı ancak dava tarihinden önce dava konusu yerden kadastro geçtiği ve dava konusu taşınmazla ilgili olarak 27.01.2009 tarihinde kadastro tespit tutanağı düzenlendiği,diğer taraftan,eksiğin tamamlanması yoluyla getirtilen tapu kaydından da dava konusu taşınmazla ilgili olarak yapılan kadastro tespitinin kesinleştiği,276 ada 48 sayılı parsel olarak kargir 3 katlı ev, iki katlı ahır ve çayır niteliği ile davacı adına 17.07.2009 tarihinde tescil edildiği anlaşılmaktadır.
Her ne kadar mahkemece dava konusu taşınmazla ilgili olarak kadastro tesbit tutanağı düzenlendiğinden bahisle 3402 Sayılı Yasanın 27. Maddesi gereğince görevsizlik kararı verilmişse de , çekişmeli taşınmazın kadastrosunun eldeki dava tarihinden önce yapıldığı davanın ise tutanağın düzenlenmesi tarihinden sonra açıldığından ve tutanağın kesinleşmesi nedeniyle davacı adına sicil oluştuğu dikkate alındığında işin esasına girilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği kuşkusuzdur.
Davacı vekilinin temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK"nun 428. mnaddesi gereğince BOZULMASINA,alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,28.04.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.