Esas No: 2011/3603
Karar No: 2011/4655
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/3603 Esas 2011/4655 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : GEBZE 1. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 21/01/2011
NUMARASI : 2008/347-2011/10
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, komşu 19 parsel sayılı taşınmaz üzerine inşaat yapan davalının, maliki olduğu 36 parsel sayılı taşınmazın bahçesine müdahale ederek zarar verdiğini, yaptığı inşaatın imara aykırı olup, saçak payının da taşınmazına tecavüzlü olduğunu ileri sürerek, elatmanın önlenmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının taşınmazına davalının zarar vermediği ve elatmasının bulunmadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . raporu okundu. Düşüncesi alındı. Dosya incelendi. Gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, elatmanın önlenmesi isteğine ilişkin olup, mahkemece; davacının taşınmazına herhangi bir müdahalenin bulunmadığı, yapılan inşaatın da davacının taşınmazına zarar vermediği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir.
İddianın içeriğinden ve ileri sürülüş biçiminden; davacının davada hem doğrudan tecavüz, hem de dolaylı, bir başka ifadeyle davalının eyleminin komşuluk hukukuna aykırılık teşkil ettiği iddialarına dayanarak elatmanın önlenmesi isteğinde bulunduğu anlaşılmaktadır.
Davacının 36, davalının 19 parsel sayılı taşınmaz maliki oldukları, davalının kendi mülkiyet alanında inşaat çalışması başlattığı, taşınmazlar arasında kot farkı (davacı taşınmazı yüksekte, davalı taşınmazı alçakta) olması ve davacıya ait 3 katlı binanın yan bahçesindeki toprağın bir bölümünün de alınması sebebi ile, davacının taşınmazının toprak düzleminin desteksiz olarak ayakta kalamayacağının, göçük tehlikesinin kuvvetle muhtemel olduğunun ve bu durumun davacıya ait binada mal ve can emniyeti için tehlike oluşturacağının yargılama sırasında alınan bilirkişi raporları ile saptandığı, ancak yine yargılama sırasında davalı tarafından, taşınmazlar arasına, kendi taşınmazı içinde kalacak ve anılan tehlikeleri bertaraf edecek şekilde istinat duvarı yapmak suretiyle zararın izale edildiği toplanan deliller ve dosya kapsamı ile anlaşılmaktadır.
Bu durumda, dava açıldığı tarih itibariyle davacının davasında haklı olduğu, yargılama sırasında göçük tehlikesinin giderildiği, dolayısıyla davanın konusuz kaldığı sabittir.
Hal böyle olunca; konusuz kaldığından karar verilmesine yerolmadığına karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmesi doğru görülmemiştir.
Davacının, temyiz itirazları belirtilen sebeplerle yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 21.4.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.