Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/3305 Esas 2016/7112 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/3305
Karar No: 2016/7112
Karar Tarihi: 26.09.2016

Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/3305 Esas 2016/7112 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2016/3305 E.  ,  2016/7112 K.

    "İçtihat Metni"


    Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından, sanık...hakkında, ... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 27/12/2011 tarih ve 2006/221; 2011/298 E. K. sayılı karar ile verilen hükümler aleyhine ve sanık müdafiinin vaki temyiz istemi üzerine onama talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 2012/131514 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmiş, Dairemizin 20/11/2013 tarih ve 2012/15816; 2013/17947 sayılı kararıyla hükümlerin onanmasına karar verilmiştir.
    6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun yürürlüğe girmesi üzerine anılan kanunun 99. maddesiyle değişik 5271 sayılı CMK"nın 308.maddesi uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan itiraz üzerine Dosya incelenerek gereği düşünüldü.
    Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz dilekçesinde ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden itirazın KABULÜNE,
    Sanığın, itiraz kapsamı dışındaki diğer sanıklarla birlikte eylem ve fikir birliği içinde hareket etmek suretiyle katılanlara sahte çek vermek suretiyle katılan sayısında iki kez nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarını işlediğinin iddia edildiği olayda,
    1-Gerçeğin kuşkuya yer vermeyecek şekilde ortaya çıkarılması açısından; sanığın, aşamalarda değişmeyen ifadesinde, anlatılan olayların doğru olmadığını belirtmesi, katılanlara ve tanıklara soruşturma ve kovuşturma aşamasında kendilerini dolandıran ve sahte çek veren kişinin şahsın sanık olup olmadığı hususunda herhangi bir canlı teşhis de yaptırılmamış olması karşısında, katılanlar, tanık ve sanığın mahkemede yüzleştirilerek dolandırıcılık yapan kişinin sanık olup olmadığının kesin olarak belirlemesi, bu mümkün olmadığı taktirde sanığın teşhise elverişli olan ve bütün yönlerden çekilmiş yeni fotoğraflarının temin edilerek kesin teşhisinin sağlanması, sanıkla, katılanların suç tarihinden önce çek karşılığı mal almak üzere görüşüp görüşmediklerinin belirlenmesi açısından ise; sanık, itiraz kapsamı dışındaki sanıklar ve katılanlar arasındaki telefon görüşme kayıtlarının getirtilmesi, sanık ve itiraz kapsamı dışındaki sanıklar arasında suç tarihinden önce ticari bir bağlantı olup olmadığının belirlenmesi için bu kişiler arasındaki suç tarihi öncesini kapsar telefon kayıtlarının getirtilmesi, incelenerek dosyaya konulması, katılanlar tarafından söz konusu malların sanık ve arkadaşlarına teslim edilmesi ile ilgili olarak herhangi bir belge veya fatura düzenlenip düzenlenmediğinin araştırılması, varsa buna işyeri veya şirket kayıtlarının getirtilerek incelenmesi, buna göre, sanık ile itiraz kapsamı dışındaki kişiler arasında ne şekilde bir irtibat bulunduğu, sanığın, diğerleriyle ne şekilde eylem ve fikir birliği içinde hareket ettiği hususlarının karar yerinde tartışılarak toplanan tüm delillerin birlikte değerlendirilmesi, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiren, eksik inceleme ve yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2-Kabule göre de; sanığın suça konu çeki vermek suretiyle katılanlardan mal aldığının iddia edildiği, katılanlardan aynı anda alınan mal nedeniyle, suça konu çekin aynı anda katılanlara verildiğinin tespiti halinde, iki ayrı nitelikli dolandırıcılık suçu yerine zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerektiği; söz konusu malın, sadece katılanlardan birine ait olması, diğer katılanın, malın sanığa satışına aracılık ettiğinin belirlenmesi halinde ise, tek bir nitelikli dolandırıcılık suçunun oluşacağı dikkate alınarak, suça konu malın kime ait olduğu, sanık tarafından her bir katılandan ayrı ayrı mal alınıp alınmadığı, bu malların aynı anda mı farklı zamanlarda mı katılanlardan alındığı veya katılanlardan birinin diğerinin malının satışına aracılık edip etmediğinin araştırılması, sonucuna göre sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçu açısından, zincirleme suç, tek suç veya birden fazla suç nedeniyle hüküm kurulmasının gerekip gerekmediği hususlarının araştırılması gerektiği gözetilmeden eksik inceleme ile ve yazılı şekilde iki ayrı suç nedeniyle hüküm kurularak fazla ceza tayini,
    Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca, hükümlerin BOZULMASINA, 26/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.









    Hemen Ara