Esas No: 2014/5733
Karar No: 2016/7109
Karar Tarihi: 26.09.2016
Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/5733 Esas 2016/7109 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık
HÜKÜM : a-Sanık ... hakkında; TCK"nın 157/1, 62, 52/2, 51. maddeler gereğince mahkumiyet
b-Sanık ... hakkında; TCK"nın 157/1, 43, 62, 52/2, 53. maddeler gereğince ve TCK"nın 157/1, 62, 52/2, 53. maddeler gereğince mahkumiyet
c-Sanık ... hakıknda; TCK"nın 157/1, 43, 62, 52/2, 53. maddeler gereğince mahkumiyet
Dolandırıcılık suçundan sanıkların mahkumiyetine ilişkin hükümler sanık ... müdafii ile sanıklar ... ve ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanıklar... ve ..."ın değişik tarihlerde katılan ..."nin işyerine giderek kendilerini farklı isimlerle tanıtarak televizyon ile beyaz eşya satın alıp katılana sahte isimlerle senet verdikleri, sanıklar... ve..."in de, aracını satan katılan ... ile pazarlık yapıp anlaştıkları, aracın satışı için vekaletname alan sanıkların parayı katılana vermeden aynı gün aracın devrini başkasına yaptıkları ve ortadan kayboldukları, böylece sanıkların dolandırıcılık suçunu işlediklerinin iddia edildiği olayda,
1-Sanıklar ... ve ... hakkında verilen mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz incelemesinde;
Sanık, katılan, tanık beyanları ve dosya kapsamına göre, suçların sanıklar tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Tekerrüre esas mahkumiyeti bulunan sanıklar hakkında 5237 sayılı TCK" nın 58/6. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanıkların suçun sabit olmadığı gerekçelerine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
2-Sanık ... hakkında verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz incelemesinde;
Sanık, katılan, tanık beyanları ve dosya kapsamına göre, suçun sanık tarafından işlendiği sabit olmakla bu gerekçelere dayanan mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik bulunmamıştır.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Hapis cezası alt sınırdan tayin edildiği halde adli para cezası belirlenirken yeterli ve yasal gerekçe gösterilmeksizin, aynı gerekçeyle tam gün sayısının asgari hadden uzaklaşılması suretiyle belirlenerek sanığa fazla ceza tayini,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, fakat, bu aykırılığın yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanun"un 322.maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; hüküm fıkrasından, adli para cezasının uygulanmasına ilişkin olarak sırasıyla ""30 gün"", ""25 gün"" ve ""500 TL"" adli para cezası terimlerinin tamamen çıkartılarak yerine, sırasıyla ""5 gün"", ""4 gün"" ve ""80 TL"" adli para cezası ibaresinin eklenmesi hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.