Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/2801 Esas 2011/4384 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/2801
Karar No: 2011/4384

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/2801 Esas 2011/4384 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2011/2801 E.  ,  2011/4384 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ADANA 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 05/10/2010
    NUMARASI : 2009/702-2010/689

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, miras bırakanı M.S."in 908 ada 12 ve 13 parsellerdeki paylarını mirasçıdan mal kaçırmak amacıyla davalı oğullarına satış suretiyle muvazaalı temlik ettiğini, imar sonucu taşınmazların 4, 8 ve 15 nolu imar parselleri olduğunu ileri sürerek, satışın ve tapunun iptali isteğinde bulunmuştur.
    Davalı Kasım, yanıt vermemiştir.
    Davalı A. iddiaların yersiz olduğunu bildirip, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davalı Kasım yönünden davanın açılmamış sayılmasına, davalı A. yönünden temliki işlemlerin mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davalı A.Ş. vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi S.A."un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı satışın ve tapunun iptali isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hemen belirtmek gerekir ki, tapu kaydına dayanılarak açılan bir iptal davasında, ayrıca tescil isteğinde bulunulmamış olması iptal davasının reddi için başlı başına bir sebep teşkil etmez. Bu durumda mahkemece yapılacak iş, iptal isteminin tescili kapsamadığı gözetilerek davacıya, ayrıca tescil davası açması için imkân tanımak ve dava açılması halinde her iki dava birleştirilerek karara bağlanmaktan ibarettir. Değişik anlatımla sadece iptal davasının kabulüne ve tapunun iptaline karar verilmesi, tapulu bir taşınmazın sicil dışı (kayıtsız) kalması sonucunu doğurur ki, böyle bir uygulama, devletin bütün taşınmazların hukuki ve geometrik durumlarını belirleyerek sicile bağlama yolunda benimsediği-dolu pafta sistemi –genel ilke ile bağdaşmaz. Ne var ki, davacı iptal değil, sadece tescil isteğinde bulunmuş ise Yargıtay’ın yerleşmiş ve kurallaşmış uygulamalarına göre, tescil isteği tapu sicilinde mevcut eski kaydın iptali isteğini de kapsadığı gözetilerek davacının ayrıca tapu kaydının iptalini de dava etmesine gerek yoktur. (YHGK 11.11.1983 Tarih, 981/8–80 Esas, 983/1162 Sayılı Kararı.)Hal böyle olunca, davacıya tescil davası açması için önel verilmesi, açıldığı takdirde eldeki dava ile birleştirilmesi ondan sonra esas hakkında hüküm kurulması gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir. 
    Davalı Abubekir’in, temyiz itirazları değinilen yönler itibariyle yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair hususların incelenmesine yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 14.04.2011  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

     

     

     

     

     


     

    Hemen Ara