1. Hukuk Dairesi 2011/3053 E. , 2011/4039 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ADANA 4. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 15/04/2010
NUMARASI : 2008/428-2010/236
Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar,kayden 638, 642 ve 643 parsel sayılı taşınmazların maliki olduklarını komşu parsel maliki davalıların taşınmazlarına haksız olarak müdahale ettiklerini ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunmuşlardır.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalılar H., O., B.tarafından davacılara ait taşınmaza haksız olarak müdahale edildiği gerekçesiyle elatmalarının önlenmesine, davalılar M.ve M. aleyhine açılan davanın ve ecrimisil isteğinin de reddine karar verilmiştir.
Karar, davacılar vekili ve davalılar Hasan, Osman, Bayram vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .’ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava çaplı taşınmazlara elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istekleri ilişkindir.
Mahkemece ,davalılar H.O.B.yönünden davanın kabulü ile bilirkişi raporunda belirlenen yerlere elatmalarının önlenmesine,davalılar M.ve M.yönünden elatma ve ecrimisil isteğinin reddine karar verilmiştir.
Dava, elatmanın önlenmesi ecrimisil isteklerine ilişkin olup, davacının dava dilekçesinde ecrimisil isteği yönünden dava değerini göstermişken elatmanın önlenmesi isteği bakımından bir değer belirtmediği anlaşılmaktadır. Mahkemece de yargılama sırasında ıslah edilen ecrimisil miktarı üzerinden harç ve vekalet ücretine hükmedilmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki; iddianın içeriği ve ileri sürülüş biçiminden davanın taşınmaz malın aynına ilişkin olduğu ve konusunu oluşturan hakkın para ile değerlendirilmesinin mümkün bulunduğu açıktır. Bu tür bir davada, HUMK"nun 413 ve 492 Sayılı Harçlar Kanununun 16.maddesi uyarınca dava değerinin ve buna göre alınacak harcın elatılan yerin değeri ile talep edilen ecrimisil toplamından elatmanın önlenmesi isteğinin yanında yıkım isteği de varsa dava değeri elatılan yerin değeri ile yıkımı istenilen yapı değerinin toplamından (4.3.1953 tarih 10/2 Sayılı İ.B.K.) ibaret olacağı kuşkusuzdur.
Öte yandan, Harçlar Kanunu harç alınması veya tamamlanmasını yanların isteklerine bırakmamış, değinilen yönün mahkemece kendiliğinden (re"sen) gözetilmesini ve harcı yatırılmaması halinde de ne gibi bir mukteza tayin edileceğini 30. ve 32.maddelerinde hükme bağlamıştır.
Hal böyle olunca, dava dilekçesinde elatmanın önlenmesi isteğiyle ilgili olarak davacı tarafından bir değer belirtilmediği gözetilmek suretiyle, davacıya bu istek bakımından dava değeri sorularak, açıklattırılıp, belirtilecek değere göre harç ikmali yaptırılması keşif yapılarak gerçek dava değerinin tespiti halinde ise, bakiye harcın tahsil edildikten sonra işin esasına girilmesi, soruşturmanın eksiksiz tamamlanması ve sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Tarafların,bu yöne değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenlerden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 07.04.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.