Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/12357 Esas 2011/3932 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2010/12357
Karar No: 2011/3932

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/12357 Esas 2011/3932 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacılar, imar uygulaması sonucu miras bırakanları N.P. adına tescil edilen taşınmazın davalı C.Döküm ve Makine San. A.Ş. tarafından kullanıldığını ve diğer davalı şirkete kiraladığını ileri sürerek elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemişlerdir. Davalılar imalatların basit nitelik taşıdığını savunmuşlardır. Mahkeme, elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak, davalı R. Gıda Ürünleri Paz. A.Ş.'nin de ecrimisilden sorumlu olduğu ve yargılama giderlerinin kabul ve red oranına göre taraflara tahakkuk ettirilmesi gerektiği belirtilmiştir. Borçlar Kanunu'nun 50. maddesi, İmar Kanunu'nun 18. maddesi ve HUMK'nun 417 ve 428. maddesi kararda geçen kanun maddeleridir.
1. Hukuk Dairesi         2010/12357 E.  ,  2011/3932 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ANKARA 21. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 22/07/2010
    NUMARASI : 2009/294-2010/260

    Taraflar arasında görülen davada; 
     Davacılar, ıslah ettikleri dava dilekçesinde, imar uygulaması sonucu miras bırakanları N. P. adına tescil edilen 42872 ada 22 parsel sayılı taşınmazın davalı C.Döküm ve Makine San. A.Ş. tarafından kendi mülkü gibi tel örgü içine alınarak kullanıldığını ve diğer davalı şirkete kiraladığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve 2003 yılından itibaren 117.000.00.-TL ecrimisil istemişlerdir.
    Davalı C.Döküm A.Ş., imar uygulamasından önceki 2114 ada 24 parseldeki payı nedeniyle dava konusu yeri kullandığını, fazlalık kısım için Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığına kira ödediğini, davalı R. Gıda A.Ş. diğer davalı ile aralarındaki kira sözleşmesi ile taşınmazda bulunduğunu bildirip, davanın reddini savunmuşlardır.
    Davanın reddine ilişkin olarak verilen karar, Dairece; "davalı tarafından yapılan imalatların basit nitelik taşıdıkları ve 3194 Sayılı Yasanın 18.maddesi uygulamasına imkan verecek yapı niteliği taşımadıkları, bedel olmaksızın davanın kabulüne karar verilmesi" gerektiği gerekçesiyle bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda mahkemece, elatmanın önlenmesi isteğinin kabulüne, ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.                            
    Karar, davacılar ve davalılar tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 05.04.2011 Salı günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden vekili Avukat Ş.A.ile  yine temyiz eden davacılar N.P.vd. vekili Avukat İ.Keskin, davalı R.Gıda Ürün. Paz. A.Ş. vekili Avukat A.Y.geldiler, duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi .tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
    Dava, imar parseline elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkin olup, mahkemece hükmüne uyulan Daire bozma kararında belirtildiği şekilde işlem ifa edilerek davanın kabul edilmiş olması kural olarak doğrudur. Davalıların bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir, reddi ile aleyhlerindeki hükmün ONANMASINA.
    Ancak, ecrimisil isteği bakımından sadece davalı Cer Döküm ve Makine San. A.Ş."nin sorumluluğuna gidilmiştir.
    Oysa taşınmazın, adı geçen davalı şirketin diğer davalı R.Gıda Ürünleri Paz. A.Ş"ye kiralamak suretiyle kullandırıldığı saptandığından ve anılan kira bağıtının davacıları bağlamayacağı ve onlar yönünden hukuken hüküm ifade etmeyeceği, bu sebeple Borçlar Kanununun 50.maddesi hükmü uyarınca ecrimisilden diğer davalının da sorumlu tutulması gerektiği tartışmasızdır.                                     
    Öyle ise, mahkemece R. Gıda Ürünleri Paz. A.Ş. Hakkında sorumluluk yönünden karar verilmemiş olması doğru değildir.
    Diğer taraftan, kabul tarzı itibariyle  hüküm altına alınan ecrimisil istenilenden daha az olduğuna göre HUMK"nun 417.maddesi hükmü uyarınca yargılama giderlerinin kabul ve red oranına göre taraflara tahmili gerekirken anılan hususun gözetilmemiş olması  da isabetsizdir.
    Tarafların bu yönlere ilişkin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün açıklanan nedenlere hasren HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.12.2010 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesinin 14. maddesi gereğince gelen temyiz eden taraf vekilleri için 825.00.-"şer TL. duruşma avukatlık parasının karşılıklı olarak alınıp birbirlerine verilmesine, 05.04.2011  tarihinde oybirliğiyle karar verildi. 


     

    Hemen Ara