Dini inanç ve duygularının istismarı suretiyle dolandırıcılık - örgüt yöneticisi olmak - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/2338 Esas 2016/6969 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2016/2338
Karar No: 2016/6969
Karar Tarihi: 21.09.2016

Dini inanç ve duygularının istismarı suretiyle dolandırıcılık - örgüt yöneticisi olmak - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/2338 Esas 2016/6969 Karar Sayılı İlamı

15. Ceza Dairesi         2016/2338 E.  ,  2016/6969 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Dini inanç ve duygularının istismarı suretiyle dolandırıcılık, örgüt yöneticisi olmak
    HÜKÜM : 1- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan beraat
    2- Sanık ... hakkında; TCK"nın 37 ve 220/5 maddeleri delaletiyle 158/1-a, 52/2-4, 53/1-2-3 ve 58/9 maddeleri gereğince mahkumiyet (7 kez)
    3- Sanık ... hakkında;
    a) TCK"nın 37 ve 220/5 maddeleri delaletiyle 158/1-a, 52/2-4, 53/1-2-3 ve 58/9 maddeleri gereğince mahkumiyet (90 kez)
    b) TCK"nın 37 ve 220/5 maddeleri delaletiyle 158/1-a, 43/1, 52/2-4, 53/1-2-3 ve 58/9 maddeleri gereğince mahkumiyet (7 kez)
    c)TCK"nın 220/1, 53/1-2-3 ve 58/9. maddeleri gereğince mahkumiyet

    Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..."ın nitelikli dolandırıcılık suçundan beraatına; sanık ..."ın örgüt yöneticiliği ve nitelikli dolandırıcılık suçlarından; sanık ..."nin ise nitelikli dolandırıcılık suçundan mahkumiyetine ilişkin hükümler, o yer Cumhuriyet savcısı, katılan ... ve sanıklar ... ile ... müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    Sanık ... hakkında katılanlar ... ve ...."ye karşı işlediği nitelikli dolandırıcılık suçlarından 26/11/2012 tarihli ilk kararda verilen mahkumiyet hükümleri bozma ilamı kapsamı dışında kalarak kesinleştiği halde, sanık hakkında adı geçen katılanlara yönelik işlediği nitelikli dolandırıcılık suçundan yeniden kurulan hükümler hukuki değerden yoksun olup yok hükmünde olduğundan, sanığın bu katılanlara karşı işlediği nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen mahkumiyet hükümleri hariç olmak üzere diğer katılanlara karşı işlediği nitelikli dolandırıcılık ve örgüt yöneticiliği suçlarından kurulan mahkumiyet hükümleri, sanık ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan kurulan mahkumiyet hükümleri ile sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükümleri ile sınırlı olarak yapılan temyiz incelemesinde;
    Sanıklardan, suç tarihi başlangıcı itibariyle 37 yaşında olan, ancak kendisini 56 yaşında olarak tanımlayan ..."nin, “...” takma adını kullanarak Hz. Peygamberin soyundan geldiğini (seyit olduğunu), bu nedenle kendisine Allah tarafından manevi bir güç verildiğini, normal insanlardan farklı olarak herkesin göremediği şeyleri manevi olarak görebildiğini, ayrıca yine Hz. Peygamberin soyundan gelen büyüklerinin olduğunu, bu mübarek zatlarla birebir görüşüp istişarede bulunduğunu, Mekke ve Medine"de yaşayan, aynı zamanda zengin olan bu zatların da kendisine yardımcı olmaları ile peygamberin mirası olduğunu belirttiği daireler yaptırdığını, bu daireleri ihtiyaç sahibi ve dindar kişilere tapu masrafı karşılığında vereceğini, ayrıca sadece müslüman kişilerin tedavi ve iş imkanı bulacakları, daha sonra da döner sermayesinden yararlanacakları bir hastanenin yaptırılacağını, hastane hisselerinin de cüzi fiyat üzerinden satıldığını, inşaatı yapacak kişilerin dini bütün müslümanları bir araya toplamak ve İslam dinini yaymak için ev ve hastane hissesi verdiğini, ihtiyaç sahibi şahısların inançlı ve inancından şüpheye düşmeyecek sadakatte kimseler olmasına özen gösterdiğini söyleyip manevi etki altına alarak kendisine bağladığı sanıklar ..., ..., ... ve ..."u, yardımların verileceği şahısların belirlenmesi ve belirlenen şahıslardan para toplanması, paralarla birlikte sözde tapu işlemlerinin yapılabilmesi amacıyla şahısların nüfus cüzdan fotokopileri ve fotoğraflarının alınması gibi konularda kullandığı, sanık ... adına hareket eden bu sanıkların, yardım amaçlı verilecek daire ve hisseler için para veren şahısların alacakları daireleri görmek isteme talepleri karşısında, bunun manevi bir sınav olduğu, her hangi bir şüpheye ve fitneye kapılmamaları ve sabretmeleri gerektiği ifadeleriyle bu talep ve kuşkularını gidermeye çalıştıkları, bu konuda şüphesi olup verdikleri paraları geri talep eden şahısların bir kısmına paralarını iade ettikleri ve kimseye bir şey söylememeleri hususunda uyardıkları, sanıklar ... ve ..."ün, ...’ye manevi olarak bağlandıkları, Allah dostu inançlı kimseleri bir araya getirmek için yardım amaçlı verilecek daire ve evlerin dağıtılmasına aracılık etmeyi, bir nevi ...’ye hizmet olarak gördükleri, sanıklardan ...’ün çevresinde tanıdığı inançlı şahıslar ve bu şahıslardan almış olduğu referanslar doğrultusunda tespit ettiği şahıslar ile bizzat yüz yüze görüşmelerde bulunarak şahısları ikna ettiği ve paralar topladığı, bazı şahıslar ile görüşmelere eşi ... ile birlikte gittiği, ...’ün kendisini ... takma adı ile tanıttığı, sanık ...’nun ise Orta Asya kökenli bir şahıs olduğu, dini bilgilerden yoksun olmasına rağmen hurafe inançlarının bulunduğu, çevresindekileri kendisinin manevi güçlerinin olduğuna inandırdığı, ... ile bağının bu hurafe inançlardan kaynaklandığı, ...’nin ...’nun bu inançlarından istifade ettiği, sanık ..."nin de, ... adına evlerin dağıtılması için şahıslar belirlediği ve genellikle kendi yakın çevresindeki kişilerden ve akrabalarından paralar topladığı, bu para ve evrakları ..."nin belirlediği zamanlarda sanık ...’e evinde teslim ettiği, ..."ün de bu para ve evrakları ...’nin oğlu olan sanık ... veya kendi kardeşi olan sanık ... aracılığıyla ...’ye ulaştırdığı, ..."nin ... ile olan irtibatını sanık ... aracılığıyla gerçekleştirdiği, sanık ..."un ise ... ile birebir irtibatlı olduğu, sözde yardım amacı ile verilecek daire ve hisseler için inançlı şahısların belirlenmesinde ve para toplama işlemlerinde aracılık yaptığı, ...’nin, belirtilen şekilde toplanan paraları, .... Şti ortaklarından olup aynı zamanda ağabeyleri olan sanıklar ... ve ... vasıtasıyla yatırımlara dönüştürdüğü, sanıklar ... ve ..."ın, ...’nin faaliyetlerinden haberdar oldukları, hatta bazı şikayetçilerle şirket adına gayrimenkul satış sözleşmesi yapıldığı, sanıklar... ve...."ın eşleri olan diğer sanıklar ... ile evrakı tefrik edilen...’ın, ...’nin talimatları doğrultusunda olayın gizlenmesi için tedbirli davrandıkları, özellikle ...’ın, aileden olmayan diğer örgüt üyeleri ile olan telefon görüşmelerinde devamlı olarak, duaya katılacağını söyleyip ailenin peygamber soyundan geldiği havasını vermeye çalıştığı, dolandırıcılık mahsulü paranın bir kısmı ile...’ın annesine ev ve kendisine lüks otomobil satın alındığı, ...’nin her türlü eyleminden aile içinden olan örgüt üyelerinin bilgi sahibi olduğu ve dolandırıcılık yöntemlerinin açığa çıkmaması için ...’nin talimatları doğrultusunda hareket ettikleri, ...’nin, kurmuş olduğu sistemin sekteye uğramaması için özellikle aile içerisinden olmayan örgüt üyelerinden ..., ... ve ...’e zaman zaman harçlık gönderdiği, ev ihtiyaçlarını giderdiği, gıda maddeleri gönderdiği ve bu şekilde kendisine olan bağlılıklarını devam ettirdiği, ... aracılığı ile ...’ün kardeşi olan, aynı zamanda ...’de toplanan dolandırıcılık mahsulü paraların kendisine ulaştırılmasında zaman zaman kullandığı ...’e de harçlık gönderdiği, ...’na ise kurbanlar kestirip yemekler hazırlattığı ve bu suretle ...’nu kendi yakınlarına karşı daha inandırıcı bir pozisyona soktuğu, sanıkların, daire ve hastane hisselerinden alan şikayetçilere, sistemden kendileri haricinde diğer şahıslara bahsetmemelerini ısrarla telkin ettikleri, bahsedilmesi durumunda haklarını kaybedeceklerini söyleyerek korkutmak suretiyle eylemlerini gizledikleri, şüpheye düşen, evlerin yerini soran, görmek isteyen ve şikayetçi olabilecek potansiyeldeki kişilere paralarını iade ettikleri, para iade ettikleri üyeler aracılığı ile diğer üyelere sistem içerisinde bulunmalarının herhangi bir riskinin olmadığı intibaını vermeye çalıştıkları iddia edilen olayda;
    1- Sanık ... hakkında katılanlar ...,..ve ...’na yönelik işlediği nitelikli dolandırıcılık eylemlerinden verilen mahkumiyet hükümleri hariç olmak üzere sanıklar ... ve ... hakkında verilen diğer katılanlara yönelik mahkumiyet hükümleri ile sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında nitelikli dolandırıcılık suçundan verilen beraat hükümlerinin incelenmesinde;
    Bozma üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; o yer Cumhuriyet savcısının ve katılan ... vekilinin beraat eden sanıklar hakkında da mahkumiyet hükmü kurulması gerektiğine; sanıklar müdafiinin kararın gerekçesiz olduğuna, sanıkların atılı suçları işlediklerine dair her türlü şüpheden uzak, kesin delil bulunmadığına, iletişimin tespiti kararı ve dinleme kayıtlarının hukuka aykırı olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükümlerin ONANMASINA,
    2- Sanık ... hakkında katılanlar ... ile ... ve ...’na yönelik işlediği nitelikli dolandırıcılık eylemlerinden verilen mahkumiyet hükümlerinin incelenmesinde;
    Bozma üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; o yer Cumhuriyet savcısının ve sanık müdafiinin sair temyiz itirazlarının reddine; ancak,
    Sanığın, bu dosya ile birleşen 2011/146 esas sayılı dosyada katılan ...’e; yine bu dosya ile birleşen 2011/301 esas sayılı dosyada katılanlar ... ve ...’na karşı dini duyguların istismarı suretiyle dolandırıcılık suçundan TCK"nın 220/5. maddesi delaletiyle 158/1-a maddesi uyarınca takdiren ve teşdiden 2 yıl 6 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği halde, herhangi bir gerekçe ve yasal indirim nedeni gösterilmeden netice cezanın 2 yıl hapis cezasına düşürülmesi suretiyle çelişki yaratılması,
    Kanuna aykırı olup, o yer Cumhuriyet savcısı ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükümlerin BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasının ... ile ... ve ..."na yönelik eylemlerle ilgili kısımlarında netice ceza olarak gösterilen “2 yıl hapis cezası” ibarelerinin tamamen çıkarılarak, yerlerine "2 yıl 6 ay hapis cezası” ibarelerinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 21/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Hemen Ara