Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, kayden maliki bulundukları 234 ada 117 parsel sayılı taşınmazdaki 4 adet dükkanın davalı tarafından haksız olarak kullanıldığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerinde bulunmuşlardır.
Davalı, taşınmazları kiraladığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davalının davacılara ait taşınmazlara haksız olarak müdahale ettiği gerekçesiyle elatmasının önlenmesi ile ecrimisil isteğinin kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava, çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Mahkemece, davalı tarafa delillerini bildirmesi ve ibraz etmesi konusunda yöntemine uygun olarak verilmiş süre ve kesin süre öngören bir önel bulunmamaktadır.
17.02.2010 günlü oturumda önel davalının keşif sonrası düzenlenen bilirkişi raporuna karşı beyanlarının sunulması gereğine işaret etmektedir. D.i.konusunu kapsamamaktadır. Kaldı ki; 23.02.2010 havale tarihli davalı dilekçesi ve ekindeki belgeler anılan süre içerisinde ibraz edilmiştir. Bu belgelere göre davalı kiracılık savunmasında bulunmuş ve kayıt malikleri ile ayrı ayrı düzenlenmiş kira sözleşmeleri fotokopileri ibraz etmiştir.
Bu durumda, olayda sağlıklı bir sonuca ulaşılabilmesi için davalıya sözü edilen kira sözleşmelerinin asıllarının ibrazı konusunda imkan tanınması, gerçekten kayıt malikleri ile yapılıp yapılmadığının ortaya çıkarılması ondan sonra gerektiğinde pay paydaş çoğunluğunun gerçekleşip gerçekleşmediğinin değerlendirilmesi, hasıl olacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Davalının, temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle kararın açıklanan nedenlerle HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.3.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.