Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/2880 Esas 2011/3371 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/2880
Karar No: 2011/3371

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/2880 Esas 2011/3371 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davalı, paydaşı olduğu taşınmazların tamamını kullandığı gerekçesiyle elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemine karşı davanın kabul edilmesi istendi. Mahkeme, davanın kısmen kabul edilmesine karar verdi. Çekişmeye konu 21 parça taşınmazın paylı mülkiyet olduğu, taksim sözleşmesi veya parselasyon planının bulunmadığı ve fiili kullanımının olmadığı belirtildi. Bu nedenle, 15 parça taşınmazın davalı tarafından kullanıldığı ve davacının yararlanmasına engel olduğu tespit edildi ve davanın kabulüne karar verildi. Ancak, çekişme konusu 1331 parsel sayılı taşınmazda, davacının kullanabileceği bir kısım yer bulunduğu gözetilerek, davanın reddine karar verilmesi gerektiği belirtildi. Karar, Türk Medeni Kanunu'nun 688. ve takip eden maddelerinde ön görülen paylı mülkiyet hükümlerine göre çözüme kavuşturulacağına dikkat çekti.
1. Hukuk Dairesi         2011/2880 E.  ,  2011/3371 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : PINARHİSAR ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 22/12/2010
    NUMARASI : 2010/141-2010/175

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, birlikte paydaşı oldukları çekişme konusu taşınmazların tamamını davalının kullandığını ileri sürerek, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil istemiştir.
    Davalı, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kısmen  kabulüne karar  verilmiştir.
    Karar, davalı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .. raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
    Dava, paydaşlar arasında elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
    Mahkemece,davanın  kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden; çekişmeye konu 21 parça taşınmazın paylı mülkiyet üzere  olduğu, anılan taşınmazlarda, tarafların  dava dışı kişilerle birlikte paydaş  bulundukları, tüm paydaşları bağlayan harici bir taksim sözleşmesi ve özel bir parselasyon planı bulunmadığı, fiili kullanma biçiminin oluşmadığı gözetilerek, çekişmeye konu  1331 parsel sayılı taşınmaz dışında kalan kabul kapsamına alınan 15 parça taşınmaz yönünden,  bu taşınmazları davalının kullandığı ve  davacının yararlanmasına engel olduğu belirlenerek,  davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik yoktur. Davalının,  bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde değildir.  Reddine.
    Davalının, çekişme konusu 1331 parsel sayılı taşınmaza ilişkin temyizine gelince; Mahkemeninde kabulünde olduğu gibi, taraflar arasındaki çekişmenin Türk Medeni Kanununun 688. ve takip eden  maddelerinde ön görülen paylı mülkiyet hükümlerine  göre çözüme  kavuşturulacağı açıktır.                                          
    Bilindiği üzere, paylı mülkiyette taşınmazdan yararlanamıyan paydaş, engel olan öteki paydaş veya paydaşlardan payına vaki elatmanın önlenilmesini her zaman isteyebilir. Ancak, paylı mülkiyette yararlanmadan (intifadan) tümüyle men edilmeyen paydaşın, diğer paydaşın müdahalesinin önlenmesini ve ecrimisil  isteyebilmesine yasal olarak olanak yoktur.O paydaşın,  payına karşılık çekişmesiz olarak kullanabileceği bir kısım yer varsa açacağı elatmanın önlenilmesi ve ecrimisil davası dinlenmez.
    Somut olayda; çekişmeli 1331 parsel sayılı taşınmazın 2655 m2 yüz ölçümünde olduğu, bunun, fen bilirkişinin 01.09.2010 tarihli rapor ve krokisinde  A harfi ile gösterilen 300 m2"lik bölümünün davalı tarafından kullanıldığı, kalan kısmının ise ağaçlık olması sebebiyle kimsenin kullanımında bulunmadığı anlaşılmaktadır.
    O halde, çekişme konusu 1331 parsel sayılı taşınmazda, davacının, payına karşılık çekişmesiz olarak kullanabileceği bir kısım yer bulunduğu gözetilerek, anılan parsel yönünden davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle bu parsel bakımından davanın kabul edilmiş olması doğru değildir.
    Davalının, bu yöne değinen temyiz itirazı yerindedir.Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,   23.03.2011  tarihinde oybirliğiyle karar  verildi.

     

     

    Hemen Ara