Esas No: 2011/2465
Karar No: 2011/3347
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/2465 Esas 2011/3347 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İZMİR 5. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
TARİHİ : 09/12/2010
NUMARASI : 2010/533-2010/633
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı vekili, Manisa ili K.köyünde bulunan 459, 642 ve 668 parsel sayılı taşınmazların davalı şirkete 30.12.2002 tarihli satış protokolü gereğince satış vaadi ile zilyetliğinin teslim edildiğini, davalının protokol hükümlerine uymaması üzerinde protokolün 03.06.2005 tarihinde noterden feshedildiğini ancak davalının taşınmazları teslim etmediğini, f.i. devam ettiğini ileri sürerek davalının taşınmazlara elatmasının önlenmesi ile ecrimisil isteklerinde bulunmuş, yargılama sırasında ecrimisil isteği yönünden dava dilekçesini ıslah etmiştir.
Davalı, çekişme konusu taşınmazların Manisa"da bulunması sebebi ile Manisa mahkemelerinin yetkili olduğunu, bunun yanısıra davacının ayıplı mal teslim ettiğini, sözleşme şartlarına davacının uymadığını belirterek, yetki yönünden ve esastan davanın reddini savunmuştur.
Davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, Dairece; “ ...HUMK’nun 13/1. maddesi gereğince taşınmazın aynı ile ilgili davaların, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde çözüme kavuşturulması gerektiği, dava konusu taşınmazların Manisa’da bulunduğu, davanın taşınmazların aynına yönelik olduğu dikkate alınarak yetkisizlik kararı verilmesi gerektiği halde yetkisizlik itirazının reddine karar verilerek yargılamaya devam edilmesinin doğru olmadığı ” gereğine değinilerek bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyularak yetkisizlik kararı verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .. raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, elatmanın önlenmesi ve ecrimisil isteklerine ilişkin olup, mahkemece hükmüne uyulan Daire bozma kararı doğrultusunda çekişme konusu taşınmazların Manisa"da bulunduğu gerekçesi ile yetkisizlik kararı verilmesinde bir isabetsizlik yoktur.
Ne var ki, 25.4.1945 tarih 21-7/9 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince yargılama giderleri ile yargılama giderlerinden sayılan avukatlık ücretinin de hüküm altına alınması gerekirken, bu hususun yetkili mahkemece nazara alınması yönünde hüküm kurulması doğru değildir.
Davalı vekilinin temyiz itirazları açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 23.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.