Esas No: 2016/2358
Karar No: 2016/6787
Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2016/2358 Esas 2016/6787 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Mala zarar verme suçundan sanık ....."un beraatine dair .... Ağır Ceza Mahkemesi"nin 16/05/2013 tarihli ve 2012/107 esas, 2013/358 sayılı karar aleyhine ve lehine vaki temyiz istemi üzerine düzeltilerek onama talebine dayanılarak dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 04/02/2015 gün ve 2013/261666 sayılı tebliğnamesiyle dairemize gönderilmiş, Dairemizin 01/10/2015 gün ve 2015/3365 Esas 2015/29306 sayılı kararıyla hükmün Bozulmasına karar verilmiştir.
6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun yürürlüğe girmesi üzerine anılan kanunun 99. maddesiyle değişik 5271 Sayılı CMK.nın 308.maddesi uyarınca Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığından yapılan itiraz üzerine Dosya incelenerek gereği düşünüldü.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının itiraz dilekçesinde ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden KABULÜNE,
Dairemizin 1/10/2015 gün ve 2015/3365 esas 2015/29306 sayılı kararının KALDIRILMASINA,
Mala zarar verme suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılan vekili ve sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, Adli Yargı Hakimi olup İstanbul Adliyesinde görev yapmakta ve belirtilen ..... oturduğu, sanığın ikamet ettiği sitenin yönetim kurulunun almış olduğu karar ile site giriş çıkış noktalarına güvenlik nedeniyle yabancı otomobillerin girmesini engellemek için açılır kapanır otomatik bariyerler kurulduğu, site sakinlerinin kartla, kartı olmayan site sakini ve misafirlerinde güvenliğin bulunduğu noktadan geçmeleri sağlanmasına rağmen sanığın kart almadan ve güvenlik görevlisinin bulunduğu noktalarında uzak olması nedeniyle en yakın giriş noktasından bariyerlere elle müdahale ederek bozulmasına ve tekrardan teknik servis ve onarımına neden olmak suretiyle zarar verdiği, bu şekilde sanığın üzerine atılı mala zarar verme suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda,
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre katılan vekili ve sanık müdafiinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
1136 sayılı Kanun"un 168. ve hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi"nin 13.maddesinin 5.fıkrası uyarınca, beraat eden ve kendisini vekille temsil ettiren sanık lehine maktu avukatlık ücretine hükmedilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekili ve sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8/1.maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"un 321.maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden duruşma yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı kanunun 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün ilgili kısmına "sanık ....."un kendisini vekil ile temsil ettirdiği anlaşıldığından, hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre belirlenen 2640 TL vekalet ücretinin hazineden alınarak sanığa verilmesi" fıkrasının eklenmesi suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28.6.2016 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.
Karşı oy;
Sanık ..... hakkında Bakırköy C.Başsavcılığınca .... site girişindeki otomatik bariyere zarar verdiğinden bahisle TCK"nın 151/1 madde fıkrasındaki mala zarar verme suçundan açılan kamu davasının yapılan yargılaması neticesinde .... Ağır Ceza Mahkemesince 16.05.2013 günü verilen beraat kararı Dairemizce 01.10.2015 günü incelenerek "katılanın aşamalarda değişmeyen ifadesinde sanığın eylemleri nedeniyle bariyerin zarar gördüğünü söylemesi, suça konu bariyerde meydana gelen zararların giderildiğine dair faturaların bulunması, sanığın suça konu bariyerden geçmek için eliyle kaldırdığını belirtmesi, sanığın eylemlerinden sonra sözkonusu bariyerde zarar meydana geldiğine dair birden fazla tutanak tanzim edildiğinin anlaşılması karşısında, eylemin sübuta erdiği ve TCK"nın 151/1, 43/1 maddeleri uyarınca sanığın zincirleme şekilde zarar verme suçundan mahkumiyetine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, somut olaya uygun düşmeyen gerekçeyle yazılı şekilde beraat kararı verilmesinden bozulması üzerine yerel mahkemece dosya esasa kaydedilmiş olup üç celse duruşma yapılarak bozmaya uyup uymama konusunda karar verilmeden ve yargılama devam ederken dosya Yargıtay C.Başsavcılığına itiraza gelmiş olup Dairemizin kararına, karar verildikten sonra itiraz etmeyen Başsavcılık bu kez itiraz kanun yoluna başvurması üzerine Dairemizin çoğunluğu itirazı kabul etmiştir.
Bozma kararımızda belirtildiği gibi ve ayrıca dosya içindeki ifade, bilgi, belge, tutanak ve bilirkişi raporları hep birlikte değerlendirildiğinde sanığın üzerine atılı eylem en azından zincirleme şekilde olası kastla mala zarar verme suçunu oluşturduğu, buna göre mahkumiyet hükmü tesis edilmesi gerektiği halde itirazı kabul ederek yazılı şekilde beraat kararını onayan sayın çoğunluğun görüşüne iştirak edemiyorum.