Esas No: 2010/12785
Karar No: 2011/2979
Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2010/12785 Esas 2011/2979 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : MENDERES ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
TARİHİ : 14/11/2006
NUMARASI : 2006/232-2006/836
Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, Hazinenin mülkiyetinde olan 574 parsel sayılı taşınmaza ve devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yere davalının, haksız olarak kullanmak ve yapılaşmak suretiyle müdahale ettiğini ileri sürerek, elatmanın önlenmesi, yıkım ve tescil isteğinde bulunmuştur.
Davalı, çekişme konusu taşınmazın babasından kaldığını, kendisinin kullandığını belirterek, davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, davanın elatmanın önlenmesi ve yıkım isteği yönünden kabulüne, tescil talebinin reddine karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . . İlgün"ün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, çaplı taşınmaza ve Devletin hüküm ve tasarrufu altındaki yere elatmanın önlenmesi, yıkım ve tescil isteğine ilişkin olup, mahkemece tescil dışındaki istekler yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Gerçekten de; çekişme konusu 574 parsel sayılı taşınmaz kayden davacı Hazineye ait olup, davalının, haklı ve geçerli bir nedeni olmaksızın bu taşınmaza ve yola elattığı dosya kapsamıyla sabittir.
Bu belirlemeye göre, davanın kabul edilmiş olması kural olarak doğrudur.
Ancak, davalı çekişmeli yerler bakımından iptal ve tescil davası açtığını savunmuş olup, noksanın tamamlanması yoluyla getirtilen kayıt ve belgelerden, davalı tarafından çekişme konusu yerlere ilişkin olarak açılan tapu iptali ve tescil davasının, Menderes Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/671 esasında kayıtlı bulunduğu ve derdest olduğu anlaşılmaktadır.
Her nekadar, çap iptale kadar geçerli olup, buna göre karar verilmesi gerekirse de, davada yıkım isteği de bulunduğuna göre, iptal ve tescil isteği ile ilgili davanın kabulü halinde telafisi mümkün olmayan zarar doğacağı gözetildiğinde, iptal ve tescil davası sonucunda belirlenecek mülkiyet durumunun eldeki davayı etkileyeceği tartışmasızdır.
O halde, Menderes Asliye Hukuk Mahkemesinin 2007/671 esasında kayıtlı davanın, eldeki dava bakımından bekletici sorun kabul edilmesi ve yahut aralarında fiili ve hukuki irtibat bağı bulunması nedeniyle HUMK."nun 45.maddesi hükmü gereğince her iki davanın birleştirilerek görülmesi gerekirken, bu olgular gözetilmeksizin yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir.
Davalının, temyiz itirazları bu yönü itibariyle yerindedir. Kabulüyle, hükmün açıklanan nedenden ötürü HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 16.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.