Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/5291 Esas 2016/6577 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
15. Ceza Dairesi
Esas No: 2014/5291
Karar No: 2016/6577
Karar Tarihi: 22.06.2016

Dolandırıcılık - Yargıtay 15. Ceza Dairesi 2014/5291 Esas 2016/6577 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Sanık, müdür olduğu okula gelerek kereste yardımı yapacağı söyleyip aracın yakıt parasına ihtiyaç olduğunu belirtir. Şikayetçi, talebi kabul ederek 100 TL'yi okulda hizmetli olarak çalışan tanığa verir. Sanık, tanıkla birlikte keresteleri almaya gider fakat yolda parayı alarak tanıktan ayrılır ve geri dönmez. Sanığın dolandırıcılık suçu işlediği iddia edilir. Mahkeme, delillere ve kanaatlere dayanarak sanığın sair itirazlarını reddeder fakat hak yoksunluğu konusunda yanlış karar verdiği için bozulur. Karar verilirken ise 5237 sayılı TCK'nın 53. maddesi ele alınır. Maddenin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı dikkate alınmadan, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedildiği belirtilir. Bu nedenle hüküm, kanuna aykırı kabul edilir ve düzeltilerek onanır. Kanun maddesi detaylı ve açıklayıcı bir şekilde eklenmez.
15. Ceza Dairesi         2014/5291 E.  ,  2016/6577 K.
"İçtihat Metni"


MAHKEMESİ : ... Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Dolandırıcılık

Dolandırıcılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın, şikayetçinin müdür olarak görev yaptığı okula geldiği ve kereste yardımı yapmak istediğini ancak aracın yakıt parasının karşılanması gerektiğini söylediği, şikayetçinin de talebi kabul ederek 100 TL parayı okulda hizmetli olarak çalışan tanık ..."na verdiği ve sanık ile birlikte keresteleri almaya gönderdiği ancak sanığın yolda parayı alarak araba bakmak amacıyla tanığın yanından ayrılarak geri dönmediği, bu suretle sanığın dolandırıcılık suçunu işlediğinin iddia edildiği olayda;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
5237 sayılı TCK"nın 53. maddesinin 1. fıkrasının c bendinde yer alan haklardan, sadece kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlığa ait bir hizmetten bulunmaktan yoksun bırakılmaya ilişkin hak yoksunluğunun aynı maddenin 3. fıkrasına göre koşullu salıverilme tarihinden itibaren uygulanmayacağı gözetilmeden, alt soyu dışındaki kişileri de kapsayacak şekilde 53/1-c maddesi gereğince güvenlik tedbirlerinin uygulanmasına hükmedilmesi,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılanmayı gerektirmeyen bu hususlarda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasından, 5237 sayılı Kanun"un 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılıp yerine, "5237 sayılı TCK"nın 53. maddenin 3. fıkrası uyarınca, 1. fıkranın c bendinde yer alan, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık haklarından koşullu salıverilme tarihine kadar, 1. fıkrada yazılı diğer haklardan cezanın infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına" denilmek suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22/06/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.






Hemen Ara