Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, Hazineye ait 1036 (64) parsel sayılı 10848 m2"lik taşınmazın davalı Seyhan Belediyesi tarafından yapılan imar uygulaması ile 5344 ada 1, 5411 ada 1, 5414 ada 1 ve 5415 ada 1 sayılı imar parsellerinde hazine adına paylar tescil edildiğini, daha sonra diğer davalı Adana Büyükşehir Belediyesince imar düzenlemesi yapıldığını, bu uygulamalar sonucunda 1036 sayılı kadastral parsel sınırları içerisine 5485 ada 2, 4998 ada 2, 11270 ada 1 sayılı imar parsellerinin oluşturulduğunu, ancak anılan imar uygulamalarının idari yargı yerinde iptal edildiklerini ileri sürerek, tapu iptali ile kadastral parsele geri dönüşümünün sağlanarak eski hale iadesi, ret halinde tazminat isteklerinde bulunmuş; bilahare dava konusu taşınmazların yeni kurulan Çukurova Belediyesi sınırları içinde kaldığını belirterek, anılan belediyenin de davaya dahil edilmesini istemiştir.
Davalılar ve dahili davalı, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, davalı Seyhan Belediye Başkanlığının taraf sıfatı kalmadığından hakkında karar verilmesine yer olmadığına, diğer davalılar ve dahili davalı bakımından ise, 1036 parsel sayılı ihdasen oluşturulan taşınmazda yapılan imar uygulamalarının idari yargı yerinde iptal edilmeleri sonucu imar parsellerinin hukuki dayanaktan yoksun hale geldiklerinden 4998 ada 2, 5485 ada 2 ve 11270 ada 1 parselde de toplam 1.0000.77 m2"lik kısım yönünden kadastral parselin ihyasına ve terditli olarak açılan tazminat davasında karar verilmesine yer olmadığına, 1036 sayılı parselin 847.23 m2"lik kısmının ise imar yolu olarak ayrılan kısımda kaldığı ve Hazinenin zararı bulunmadığı gerekçesiyle bu bölümler yönünden eski hale ihya ve terditli olarak açılan tazminat davasının reddine karar verilmiştir.
Karar, davacı vekili, davalı Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığı vekili ile dahili davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi . raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, kadastral parselin ihyası, olmazsa tazminat isteğine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; çekişme konusu taşınmazın öncesinde ihdasen Hazine adına tescil edildiği ve Seyhan Belediyesince başka bir çok parselle birlikte 37 nolu imar düzenlemesine tabi tutulduğu, bu imar uygulamasının idari yargı yerinde iptal edilmesi üzerine bilahare davalı Adana Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılan ikinci imar düzenlemesinin de idari yargı yerinde iptal edildiği, taşınmazın yargılama sırasında yeni kurulan Çukurova Belediyesi sınırları içinde kalması üzerine anılan Belediyenin de davaya dahil edildiği görülmektedir. Davacı Hazine, eldeki davada çekişmeli taşınmazda yapılan imar uygulamalarının iptal edildiğini, sicilin dayanaksız hale geldiğini ileri sürerek, kadastral parselin ihyasını, olmazsa tazminat istemiştir.
Mahkemece, çekişmeli taşınmazın davalı Seyhan Belediyesi sınırları kapsamından çıkarıldığı ve anılan belediyenin bu nedenle de taraf sıfatının kalmadığı gözetilerek davalı Seyhan Belediyesi yönünden hüküm kurulmasına yer olmadığına biçiminde karar verilmiş olması doğru olduğu gibi; diğer davalılar yönünden de, sicil kayıtlarının illetini teşkil eden idari işlemin idari yargı yerinde iptal edilerek kayıtların dayanaksız hale geldiği ve sicil kaydının yolsuz tescil durumuna düştüğü belirlenmek ve benimsenmek suretiyle bilirkişi rapor ve krokisinde gösterildiği üzere eski hale ihya davasının kabulüne karar verilmiş olmasında kural olarak bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Davalı Adana Büyükşehir Belediyesi ve dahili davalı Çukurova Belediye Başkanlığının tüm, davacı Hazinenin sair temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.
Ne var ki, mahkemece imar parselleri hakkında imarla oluşan sicil kayıtlarının iptaline karar verilmeksizin eski hale ihya kararı verilmiş olması doğru olmadığı gibi, kadastral parsel kapsamında kaldığı anlaşılan "yol" un kabul kararı dışında bırakılması da isabetsizdir.
Davacı Hazine vekilinin, bu yönlere değinen temyiz itirazları yerindedir. Kabulü ile hükmün açıklanan nedenlerle HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.