Taraflar arasında görülen davada;
Davacı, kayden maliki bulunduğu 804 parsel sayılı taşınmazına komşu 817 parsel malikleri davalılar tarafından inşaat yapmak, ağaç dikmek, sera yapmak, mahsül ekmek suretiyle haksız olarak müdahale edildiğini ileri sürerek elatmaının önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil isteklerinde bulunmuştur.
Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece, dava değeri itibarıyla davaya bakma görevinin sulh hukuk mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir.
Karar, davacı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi .raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
Dava çaplı taşınmaza elatmanın önlenmesi, eski hale getirme ve ecrimisil isteklerine ilişkindir.
Mahkemece Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiştir.
Dosya içeriğinden toplanan delillerden, davalıların kayden davacıya ait bulunan 804 parsel sayılı taşınmazın 1300 m2 lik kısmını haksız olarak kullandıkları,bu yere 24 m2 alanı olan tek katlı bina yapmak suretiyle işgal ettikleri dosyaya ibraz edilen bilirkişi raporlarından anlaşılmaktadır. Binanın maliyet ve yıkım değeri toplamının 1782.10 TL olduğu, elatılan 1300 m2 yerin değerinin 7410 TL, 5 yıllık ecrimisil miktarının ise 1449.26 TL olduğu tespit edilmiştir.
Bilindiği üzere, gerek 492 Sayılı Harçlar Yasasının 16. maddesi, gerekse 04.03.1953 tarih 10 / 2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca davanın nisbi harca tabii olduğu, isteklerin toplamının dava değerini teşkil edeceği açıktır.
Somut olayda isteklerin toplamı davanın açıldığı 2010 tarihi itibarıyla Sulh Hukuk Mahkemesinin görev sınırı olan 7230 TL’nin üzerinde olduğu görülmektedir. Bu durumda davaya bakma görevi Sulh Hukuk Mahkemesinin görevinde olmayıp Asliye Hukuk Mahkemesinin görevinde olduğu açıktır.
Hal böyle olunca, davaya bakma görevinin Asliye Hukuk Mahkemesine ait olduğu gözetilerek taraf delillerinin değerlendirilerek işin esası hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu üzere yanılgılı değerlendirme ile görevsizlik kararı verilmiş olması doğru değildir. Davacının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerle HUMK’nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 03.03.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.