Taraflar arasında görülen davada;
Davacılar, miras bırakanları R..’nin 2889 parsel sayılı taşınmazındaki payını mirasçıları arasında paylaştırması için dava dışı oğlu İ.’i vekil tayin ettiğini, vekilin vekalet yetkisini kötüye kullanarak taşınmazı muvazaalı olarak davalıya sattığını, miras bırakanın geçirdiği beyin ameliyatı nedeniyle akli dengesinin yerinde olmadığını ileri sürerek miras payları oranında tapu iptal tescil isteğinde bulunmuşlardır.
Davalı, dava konusu taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığını belirtip davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı gerekçesiyle davacıların miras payı oranında tapu iptal ve tesciline karar verilmiştir.
Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
Dava, miras bırakanın ehliyetsizliği ve vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddialarına dayalı davacıların miras payı oranında iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
Bilindiği üzere; bir davada birden fazla hukuksal nedene dayanılmasında yasaya aykırı bir yön yoktur. Hukuki sebeplerden bir tanesinin diğer hukuki sebebin incelenmesine olanak verir niteliği bulunduğu sürece önem ve lüzum derecesine göre birden fazla hukuki sebep aynı davada inceleme ve araştırma konusu yapılabilir. Nitekim Yargıtay İçtihatları bu yönde gelişmiş ve kararlılık kazanmıştır. Öte yandan, önem derecesine göre davada öncelikle Adli Tıp Kurumundan alınacak raporla miras bırakanın vekalet ve temlik tarihinde hukuksal ehliyetten yoksun olup olmadığının araştırılması, ehliyetli olduğunun anlaşılması durumunda vekalet görevinin kötüye kullanılması iddiası üzerinde durulması gereklidir.
Ancak, ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması davaları miras bırakan adına ona teban açılan dava türlerindendir.
O halde böyle bir davada tüm mirasçılar adına iptal ve tescil istenilmesi yasal bir zorunluluk olup, olaya bu açıdan bakıldığında pay oranında dava açılması mümkün değildir.
Hal böyle olunca, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle kararın açıklanan nedenlerle HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 24.02.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
.