Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/994 Esas 2011/1998 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/994
Karar No: 2011/1998

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/994 Esas 2011/1998 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacılar, mirasçıları arasında paylaştırılacak olan bir taşınmazın vekil tayin edilen kişi tarafından muvazaalı olarak davalıya satıldığını iddia ederek tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmışlardır. Mahkeme, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı gerekçesiyle davacıların isteğini kabul etmiştir. Ancak davalı temyiz etmiş ve Yargıtay, Adli Tıp Kurumundan alınacak rapor doğrultusunda miras bırakanın ehliyetinin olup olmadığının araştırılması gerektiğini belirtmiştir. Ayrıca, ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması davalarının sadece miras bırakan adına açılacağına ve tüm mirasçıların adına açılması mümkün olmadığına dikkat çekilmiştir. Bu nedenle, davanın reddedilmesi gerekmektedir. HUMK'nun 428. maddesi gereğince karar bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: HUMK'nun 428. maddesi.
1. Hukuk Dairesi         2011/994 E.  ,  2011/1998 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : BABAESKİ ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 21/09/2010
    NUMARASI : 2009/445-2010/334

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacılar, miras bırakanları R..’nin 2889 parsel sayılı taşınmazındaki payını mirasçıları arasında paylaştırması için dava dışı oğlu İ.’i vekil tayin ettiğini, vekilin vekalet yetkisini kötüye kullanarak taşınmazı muvazaalı olarak davalıya sattığını, miras bırakanın geçirdiği beyin ameliyatı nedeniyle akli dengesinin yerinde olmadığını ileri sürerek miras payları oranında tapu iptal tescil isteğinde bulunmuşlardır.
    Davalı, dava konusu taşınmazı bedelini ödeyerek satın aldığını belirtip davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, vekalet görevinin kötüye kullanıldığı gerekçesiyle davacıların miras payı oranında tapu iptal ve tesciline karar verilmiştir.
    Karar, davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp, düşünüldü.
     Dava, miras bırakanın ehliyetsizliği ve vekalet görevinin kötüye kullanıldığı iddialarına dayalı davacıların miras payı oranında iptal ve tescil isteğine ilişkindir.
    Bilindiği üzere; bir davada birden fazla hukuksal nedene dayanılmasında yasaya aykırı bir yön yoktur. Hukuki sebeplerden bir tanesinin diğer hukuki sebebin incelenmesine olanak verir niteliği bulunduğu sürece önem ve lüzum derecesine göre birden fazla hukuki sebep aynı davada inceleme ve araştırma konusu yapılabilir. Nitekim Yargıtay İçtihatları bu yönde gelişmiş ve kararlılık kazanmıştır.  Öte yandan, önem derecesine göre davada öncelikle Adli Tıp Kurumundan alınacak raporla miras bırakanın vekalet ve temlik tarihinde hukuksal ehliyetten yoksun olup olmadığının araştırılması, ehliyetli olduğunun anlaşılması durumunda vekalet görevinin kötüye kullanılması iddiası üzerinde durulması gereklidir.
    Ancak, ehliyetsizlik ve vekalet görevinin kötüye kullanılması davaları miras bırakan adına ona teban açılan dava türlerindendir.
    O halde böyle bir davada tüm mirasçılar adına iptal ve tescil istenilmesi yasal bir zorunluluk olup, olaya bu açıdan bakıldığında pay oranında dava açılması mümkün değildir.
    Hal böyle olunca, bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm kurulmuş olması doğru değildir.
    Davalının temyiz itirazları yerindedir. Kabulüyle kararın açıklanan nedenlerle HUMK."nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine,  24.02.2011  tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

    .

    Hemen Ara