Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/588 Esas 2011/1895 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/588
Karar No: 2011/1895

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/588 Esas 2011/1895 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Hazine, davalıların adına yapılan kadastro tespitinin hatalı olduğunu ve tescil davasının hazine lehine sonuçlandığını belirterek davalıların kaydının iptal edilmesi ve hazine adına tescili talep etmiştir. Mahkeme, kesin hüküm nedeniyle davayı kabul etmiştir. Ancak, 6099 Sayılı Yasa ile avukatlık ücreti ve yargılama giderlerinin davalıya yükletilemeyeceği ve davalı tarafın sorumlu tutulmaması sürecinin uzatılarak infaz edilmemiş kararlar içinde geçerli olduğu belirtilmiştir. Bu nedenle, davalı tarafın yargılama giderlerinden ve avukatlık ücretinden sorumlu tutulup tutulmayacağı irdelenip değerlendirilmelidir. Kanun maddeleri 6099 Sayılı Yasa'nın 16. ve 17. maddeleridir.
1. Hukuk Dairesi         2011/588 E.  ,  2011/1895 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Nazilli 1. Asliye Hukuk Mahkemesi
    TARİHİ : 25/03/2009
    NUMARASI : 2007/149-2009/42

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı Hazine, davalılar tarafından hazine aleyhine açılan 03.05.2002 tarihli tescil davası derdest iken 19/07/2006 tarihli kadastro tespit çalışmaları sırasında malik hanesi Kadastro Mahkemesince doldurulmak üzere boş bırakılması gerekirken davalılar adına yapılan tespitin 30/01/2007 tarihinde kesinleştiğini ancak hazine aleyhine açılan ve redle sonuçlanan tescil davasının  derecattan geçerek 28/02/2007 tarihinde kesinleştiğini ileri sürerek davalılar adına olan kaydın iptali ile Nazilli Asliye 2. Hukuk Mahkemesinin 2006/162 esas, 205 karar sayılı , 28/02/2007 kesinleşme tarihli kararı ile saptanan niteliklere göre hazine adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalılar, davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece; kesin hüküm nedeniyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi  raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, tapu  iptal ve  tescil  isteğine  ilişkin  olup, mahkemece kesin hüküm nedeniyle   davanın  kabulüne  karar  verilmesinde  bir  isabetsizlik yoktur.
    Ancak, temyiz  aşamasında  19.01 2011  tarihinde  yürürlüğe  giren 6099 Sayılı Yasanın  16. maddesiyle  3402  Sayılı  Yasanın 36/A  maddesinde " Avukatlık ücreti  ve  yargılama  giderlerinin  davalıya  yükletilemeyeceği" keza   17. maddesiyle  de   davalı  tarafın  sorumlu  tutulmaması  süreci   uzatılarak infaz edilmemiş  karar  içinde  geçerli  olduğu" hükmü   öngörülmüştür.
    O halde, anılan  yasal düzenleme  gözetilerek, davalı tarafın  kararı  temyiz  etmemesine  karşın  usulü  kazanılmış  hak  olgusunun  gerçekleşip gerçekleşmediği  üzerinde   durularak  gerekçelendirilmesi  neticeden  yargılama  giderlerinden ve 29.05.1957  tarih 4/16 Sayılı İçtihadı Birleştirme  Kararı  gereğince  yargılama   giderlerinden sayılan  avukatlık  ücretinden davalı  tarafın  sorumlu tutulup tutulmayacağının  irdelenip, değerlendirilmesi  için  karar  bozulmalıdır.
    Açıklanan nedenlerle, davacı  Hazinenin  temyiz  itirazlarının  kabulü  ile  hükmün HUMK"nun 428. maddesi  gereğince  BOZULMASINA,21.02.2011  tarihinde  oybirliğiyle  karar verildi.

     

    Hemen Ara