Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/460 Esas 2011/1608 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2011/460
Karar No: 2011/1608

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2011/460 Esas 2011/1608 Karar Sayılı İlamı

     Özet:

Davacı, paydaşı olduğu parsellerde payının karşılığını kullanamadığını ve engellendiğini iddia ederek el atmanın önlenmesini istemiştir. Davalı, daha önce görülen bir davada kesin hüküm olduğunu ve davanın reddedilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkeme, kesin hükümden bahisle davanın reddine karar vermiştir. Ancak el atma olayı haksız eylem olduğundan, yeni meydana gelen olaylar hüküm anındaki durumu tespit eder ve kesin hüküm buna aykırı düşmez. Bu nedenle, tarafların iddia ve savunmaları gözetilerek daha önceki dava dosyasının getirtilmesi ve taraflar bakımından kesinleşmiş olguların değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği belirtilmiştir. Kararın bozulmasına ve alınan harcın geri verilmesine hükmedilmiştir.
Kanun Maddeleri: HUMK'nun 428. Maddesi.
1. Hukuk Dairesi         2011/460 E.  ,  2011/1608 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : SALİHLİ 2. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    TARİHİ : 14/10/2010
    NUMARASI : 2010/125-2010/778

    Taraflar arasında görülen davada;
    Davacı, paydaşı olduğu 1 ve 4 sayılı parsellerde payının karşılığını kullanamadığını, engellendiğini ileri sürerek el atmanın önlenmesini istemiştir.
    Davalı, daha önce taraflar arasında görülen 2004/601 esas, 2006/205 sayılı karar nedeniyle kesin hüküm bulunduğunu belirtip davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, 2004/601 esas, 2006/205 sayılı kararın eldeki dava bakımından kesin hüküm oluşturduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi aporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    Dava, paydaşlar arasında el atmanın önlenmesi isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, kesin hükümden bahisle davanın reddine karar verilmiştir.
    Bilindiği üzere, el atma olgusu haksız eylem niteliğinde olduğundan, devam ettiği müddetçe her zaman dava konusu yapılabilir. Bu yönden kurulan ve kesinleşen hüküm, ancak hüküm anındaki durumu tespit eder. Hükümden sonraki döneme etkili değildir. Bu nedenle, yeni meydana gelen vakıalara dayanılması halinde ikinci dava, birinci davadaki kesin hükme aykırı düşmez.
    Hal böyle olunca, tarafların iddia ve savunmaları da gözetilmek suretiyle, aralarında daha önce görülen 2004/601 es.s. dava dosyasının  getirtilip mahallinde uygulanması, çekişme konusu yerin aynı yer olup olmadığının açıklığa kavuşturulması; ondan sonra, anılan dava dosyasında taraflar bakımından kesinleşmiş olgular varsa, bu olguların da paylı mülkiyet ilkeleriyle birlikte değerlendirilmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı  değerlendirme  ile yazılı biçimde hüküm kurulması doğru değildir.
    Davacının temyiz itirazı açıklanan nedenden ötürü yerindedir. Kabulüyle, hükmün HUMK."nun 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, alınan  peşin  harcın  temyiz  edene  geri  verilmesine, 16.02.2011  tarihinde  oybirliğiyle  karar  verildi.

    Hemen Ara